Boşanma davasında kadının ne hakları vardır? Öncelikle şiddet gören veya şiddete maruz kalma olasılığı altında bulunan kadın, dava açarken eşine 6284 Sayılı Kanun gereği uzaklaştırma kararı çıkarılmasını isteyebilir. Neredeyse yüzde yüz oranında bu karar çıkar. Hiçbir dosyamda çıkmadığını görmedim.
Yargıtay, boşanma davalarında emsal oluşturabilecek bir karara daha imza attı. Süreç, kadının, kocasının cep telefonundaki başka kadınla olan cinsel içerikli yazışmalarını
25- Boşanma davasında aldatma nasıl ispat edilir? Eşlerden birisinin sadakat yükümlülüğünün ihlal edildiğine dair şüphe bulunuyor ise hukuka uygun olmak kaydıyla her türlü delille
Özelboşanma sebeplerinde kimin kusurlu olduğundan ziyade, söz konusu özel boşanma sebebinin var olup olmadığı araştırma konusu olur.Anlaşmalı boşanma davası ve çekişmeli boşanma davası ve diğer davalar ile ilgili olarak İstanbul Avukat hizmeti için bizimle iletişime geçin. Boşanma Davasında Maddi ve Manevi Tazminat
Boşanma Davalarında Kadın Haklarının Korunması. Boşanma davaları süresi boyunca kadın, mal paylaşımı, tazminat, velayet ve nafaka gibi sahip olduğu hakları korumak adına koruma talep edebilir. Buna örnek olarak boşanma davası süresince velayetin istenmesi için hâkim, çocuğun menfaatlerine uygun bir şekilde karar
Boşanmadavasında manevi tazminatın amacı; tazminat talep eden eşin boşanmaya neden olan olaylardan dolayı duyduğu üzüntü, elem, keder ile ruhsal yıpranmayı telafi etmektir. Tazminat miktarı hakimin takdirine bağlıdır: Ancak unutulmamalıdır ki, tazminat miktarı, talep edilen miktardan daha fazlasına hükmedilemez.
bkrUBc. Boşanma sürecinin iyi anlaşılabilmesi adına Mıhcı Hukuk Bürosu kurucu avukatı Mustafa Mıhcı bu süreci 7 adımda ve 46 soruda anlattı. 1. Adım Boşanma Nedenlerinin Tespit Edilmesi Boşanma davası açılmadan önce muhakkak sürecin nasıl ilerleyeceğine dair bir planlama yapılmalı, mahkemece kabul edilecek boşanma nedenleri tespit edilmelidir. Deliller toplanmalı ve sürece ilişkin hazırlık yapılmalıdır. Aynı şekilde kendisine boşanma davası açılan kişi de belirli bir plan ve usule göre sürece hazırlanması lazımdır. Soru 1 Boşanma Sebepleri Nelerdir? İki tür boşanma sebebi vardır. Bunlardan birincisi genel boşanma nedeni olan evlilik birliğinin temelinden sarsılması şiddetli geçimsizlik, ikincisi özel boşanma nedenleri yani zina, terk, pek fena muamele ve akıl hastalığı şeklindedir. Bunlardan genel boşanma nedeni olan evlilik birliğinin temelinden sarsılması uygulamada en çok görülen boşanma halidir. Bu halde hakim evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığını araştırır. Eğer evlilik birliğinin temelinden sarsılmadığını düşünüyorsa boşanma talebini reddeder. Yukarıda saydığımız özel boşanma nedenleri varsa mahkeme boşanmaya karar vermek zorundadır. Çünkü davalı tam kusurlu sayılır. Ancak burada da boşanmanın fer’ileri nafaka, velayet vs. konusunda hakimin takdiri olur. Soru 2 Boşanma Davası Türleri Nelerdir? İki tür boşanma davası vardır. Bunlardan birincisi çekişmeli boşanma ikincisi anlaşmalı boşanmadır. Yukarıda saydığımız boşanma nedenleri çekişmeli boşanma davasına konu edilir. Anlaşmalı boşanmada her iki taraf da boşanma konusunda ve boşanmanın fer’ileri ile ilgili hemfikir olduğundan çekişme olmaz ve evlilik birliği temelinden sarsılmış olarak kabul edilir. Soru 3 Anlaşmalı Boşanma Nedir? Eşlerin en az bir yıldır evli olması ve boşanmanın tüm sonuçları konusunda anlaşmış olması durumunda açabilecekleri bir boşanma davası türü anlaşmalı boşanma davasıdır. Eşler anlaşmalı boşanma davası açtığı zaman hakim tarafların hazırladığı protokolü uygun bulursa boşanma kararı verir. Soru 4 Anlaşmalı Boşanma Protokolü Nedir? Anlaşmalı boşanma protokolü, anlaşmalı boşanma davasında tarafların boşanmanın fer’ileri konusunda anlaştıklarını gösteren ve ne şekilde anlaştıklarını içeren protokoldür. Nafaka, velayet, kişisel ilişki, tazminat gibi hususlarda taraflar anlaşır ve bunu protokole geçirirler. Hakim bu protokolü kabul edebilir, reddedebilir veya değiştirerek bunu tarafların kabulüne sunabilir. Soru 5 Çekişmeli Boşanma Nedir? Eşler boşanma konusunda anlaşamıyor veya boşanmada anlaşıyor ancak boşanmanın sonuçlarında anlaşamıyorsa çekişmeli boşanma davası açılır. Yahut eşler boşanma ile ilgili her konuda anlaşmıştır ancak evlenme tarihinden itibaren henüz 1 yıl geçmemiştir. Gene çekişmeli boşanma davası açılır. Çekişmeli boşanma davası uygulamada anlaşmalı boşanmaya göre daha çok görülür. Soru 6 Boşanma Davası Dilekçesi Nasıl Olmalı? Boşanma davası dilekçesi veya boşanma davası cevap dilekçesi çok önemlidir. Çünkü yargılama büyük oranda bu dilekçeler üzerinden ilerler. Sözlü yargılamadan ziyade yazılı yargılama asıldır. Bu nedenle bu dilekçelerin özenle hazırlanması gerekir. Özellikle iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağını da göz önünde bulundurursak bu dilekçelerin hazırlanmasında hukuki yardım alınması önem taşır. Bu dilekçelerde somut olay hukuki zeminde ve güncel zemine uygun şekilde yer almalı, ihtimallere göre kabul edilebilir taleplere yer verilmelidir. Önemle belirtmemiz gerekir ki bu dilekçelerin hazırlanmasında boşluk doldurmalı taslak metinlerden uzak durmak gerekir. Aksi halde haklı iken haksız konuma düşülebilir. 2. Adım Gerekiyorsa Tedbir Kararları Alınması Boşanma davası açmadan önce gerekli görülürse bazı tedbir kararları alınmalıdır. Özellikler eşlerden birinin diğerine şiddet uygulaması gibi durumlarda evden uzaklaştırma veya benzeri tedbirlere başvurulabilir. Bu tedbirler boşanma davası ile birlikte talep edilebileceği gibi aciliyet gerektiren durumlarda boşanma davası açmadan da talep edilebilir. Soru 7 Dava Açmadan Talep Edilebilecek Tedbirler Neler? 6284 sayılı Kanun kapsamında somut olayın özelliklerine göre; evden uzaklaştırma, kötü muameleden men etme, silahı teslim etme, şiddet görene veya yakınlarına yaklaşmama, iletişim araçları ile rahatsız etmeme, alkol - uyuşturucuyu eşin yanında almama, hastanede tedavi olma gibi tedbirlere hükmedilebilir. Soru 8 Bu Tedbirlere Uyulmazsa Ne Olur? Tebir kararına uymayan eş için herhangi bir ceza yargılamasına gerek olmaksızın tazyik hapsi uygulanır. Bu kararı, tedbir kararını veren aile mahkemesi verir. İlk uymamada 3- 10 gün arası hapis, sonraki uymama hallerinde 15 - 30 gün arasında hapis ve toplamda en fazla 6 ay olacak şekilde hapis yaptırımı uygulanır. Soru 9 Tedbir Kararına İtiraz Edilebilir mi? Evden uzaklaştırılan veya hakkında diğer tedbirlerden biri uygulanan eş, bu kararı veren merciiye itiraz dilekçesi verebilir. Bu itirazda inandırıcı ciddi deliller yer almalıdır. İtirazı, tedbir kararını veren mahkeme değil, numara olarak onu takip eden mahkeme inceler. 3. Adım Boşanma Davasının Açılması Bahsetmemiz gereken en önemli aşama boşanma davasının açılmasıdır. Burada hem usuli işlemler hem de davanın esası bakımından oldukça dikkatli olunmalıdır. Kişi her ne kadar haklı olsa da hukuki süreç teknik ayrıntı içerdiğinden bu tür hatalar boşanma davası ve sonrasındaki hukuki süreci tehlikeye atar. Soru 10 Boşanma Davası Nasıl Açılır? Boşanma davasında önce yukarıda bahsettiğimiz esaslara göre dilekçe hazırlanmalı, ardından yargılama masrafları yatırılmalı, görevli ve yetkili mahkemeye dilekçe ve buna ekli deliller sunulmalıdır. Bu şekilde dava açılmış olacaktır. Boşanma davası nasıl açılır sorusu esasen genel olarak tüm bu yazının konusunu oluşturmaktadır. Soru 11 Boşanma Davası Masrafları Nelerdir? Boşanma davası masrafları olarak çok yüksek olmayan bazı giderler vardır. Bunlar 2020 yılı için 55 TL civarı başvuru harcı, 60 TL civarı peşin harç ve 250-300 TL civarı gider avansıdır. Tanık ve diğer deliller ve mahkemenin araştırması istenen hususlara göre gider avansı artabilir. Soru 12 Boşanma Davası Hangi Mahkemede Açılır? Boşanma davasında görevli mahkeme bilindiği üzere aile mahkemeleridir. Bunlar aile hukukunda uzmanlaşmış mahkemelerdir. Yetkili mahkeme ise tarafların dava tarihindeki yerleşim yerlerinden biri mahkemesi veya tarafların son 6 ay birlikte ikamet ettikleri yer mahkemesidir. Anlaşmalı boşanma davası ise Türkiye’nin herhangi bir yerinde bulunan aile mahkemesinde açılabilecektir. Tarafların dava tarihindeki yerleşim yeri, tarafların son 6 aydır birlikte ikamet ettikleri yer mahkemesi Soru 13 Eşlerden Biri veya Her İkisinin Yabancı Olması Boşanmaya Engel mi? Kesinlikle engel bir durum yoktur. Bunlara yabancılık unsuru içeren davalar denir. Tarafların vatandaşlık durumuna ve somut olayın özelliklerine göre Türk hakimi kimi durumda yabancı hukuku uygular kimi durumda Türk hukuku uygular. Ancak boşanma davası yabancılık unsuru olsa da görülür. 4. Adım Dava Süresince Uygulanacak Tedbirlere Karar Verilmesi Yukarıda boşanma davasından önce alınma imkanı olan tedbirlerden bahsettik. Bir de boşanma davası ile birlikte hakimin re’sen karar verdiği bazı tedbirler vardır. Türk Medeni Kanunu 169. maddeye göre hakim boşanma davasının açılmasıyla birlikte dava süresince eşlerin yaşamındaki bazı hususlar hakkında karar verir. Bunların ne şekilde verileceğine ilişkin talepte de bulunulabilir. Soru 14 Dava Açılınca Hakim Hangi Tedbirleri Alır? Kanun eşlerin barınmasına, geçimine, malların yönetimine ve çocukların bakımına ilişkin tedbir kararları verilir diyor. Bunlara örnek olarak; ortak konutun eşlerden birine tahsis edilmesi, bu süreçte çocuk ve eş için nafaka ödenmesi, evin internet elektrik su doğalgaz gibi sözleşmelerinin kira sözleşmesinin vs. feshedilemeyeceği tedbiri gibi çeşitli tedbirler alınabilir. Soru 15 Boşanma Davası Sırasında Çocuğun Gösterilmemesi Mümkün mü? Boşanma kararı kesinleşmediği sürece çocuğun velayet hakkı hala her iki eşe aittir. Ancak boşanma davası ile eşler ayrı yaşayacak olduğundan mahkemenin alacağı tedbirlerden biri de çocukların bakımı ve korunmasıdır. Hakim çocuğu hangi eşin korumasına verirse diğer eşe onunla kişisel ilişki kurma hakkı verir. Eğer bu kişisel ilişki kararına rağmen boşanma davasında çocuğun gösterilmemesi söz konusu olursa bakım görevi kötüye kullanılmış olur ve bunun hakkında karar verilmesi için hakime başvurulabilir. 5. Adım Yargılama Süreci Boşanma davasında yargılama süreci çok önemlidir. Hukuk muhakemesi olması dolayısıyla çok ciddi usuli işlemler içerir. Bu nedenle sürecin önemle takip edilmesi gerekir. Soru 16 Dilekçeler Teatisi Nedir? Boşanma davasında taraflar arasında dava dilekçesi, cevap dilekçesi, cevaba cevap ve buna cevap olmak üzere karşılıklı 2’şer kez dilekçeleşme olur. Eğer dava dilekçesine süresi içinde cevap verilmezse cevaba cevap dilekçesi hakkı da doğmaz. Bu dilekçelerde isnad, iddia ve savunmalar eksiksiz olarak yapılmalıdır. Aksi takdirde iddia ve savunmanın genişletilmesi yasak olduğu için sonradan isnad ve savunmada bulunulamaz. Soru 17 Karşı Dava Nedir? Boşanma davasında bir davacı olur. Eğer davalı eş de boşanmak istiyor ve bunun yanında davacının taleplerini kabul etmiyorsa ve kendi bazı talepleri varsa karşı dava açmak durumundadır. Davaya cevap dilekçesi ile birlikte karşı dava da açılabilir. Böylece iki boşanma davası olur ancak ikisi de aynı mahkemede birlikte görülür ve birlikte karara bağlanır. Soru 18 Boşanma Davası Ne Kadar Sürer? Boşanma davası ne kadar sürer sorusuna verilebilecek net bir yanıt yoktur. Anlaşmalı boşanma 2-3 haftada bile halledilebilir. Çekişmeli boşanma da birkaç ayda sonuçlanabilir ancak 2-3 sene de sürebilir. Bunlar tamamen somut olayın şartlarına, olayın kapsamına, mahkemenin durumuna, istinaf ve temyiz aşamalarına, delillere ve bilirkişi aşamalarına vs. bir çok unsura bağlıdır. Belirtmemiz gerekir ki sürecin boşanma avukatı yardımı ile takip edilmesi zamansal olarak olumlu sonuç doğurur. Soru 19 Boşanma Davasında Ekonomik Durum Araştırması Boşanma davasının ekonomik birçok sonucu vardır. Bunlar hakkında karar verilmeden önce mahkeme ekonomik durum araştırmasına gidebilir. Burada taraflar da birbirinin ekonomik durumu hakkında delil sunabilir. Ancak burada denetlenebilir bilgi sunmak önemlidir. Mahkemenin denetleyemeyeceği araştıramayacağı bilgiler sunmak anlamsızdır. Mahkeme genellikle bu araştırma için emniyete yazı yazar ve kişilere ait kayıtlarda yer alan bütün ekonomik unsurlar listelenir. Soru 20 Boşanma Davasında Duruşmalara Katılmak Zorunlu mu? Boşanma davasında tarafların duruşmaya bizzat katılması zorunlu değildir. Ancak davacı tarafın ilk duruşmaya katılmaması durumunda davalı katılmışsa ve talep etmişse dava düşer. Bunun haricinde taraflar davaya avukatlarını gönderebilir yahut bizzat katılabilir. Soru 21 Eşlerden Biri Boşanma İstiyor Diğeri İstemiyorsa Ne Olur? Eşlerden biri boşanma istiyor diğeri istemiyorsa ortada tek boşanma davası olur ve bu davanın davacısı isnadlarını ispat ederek boşanabilir. Ancak mahkeme evlilik birliğinin temelinden sarsılmadığına kanaat getirirse, delilleri yeterli bulmazsa boşanma talebini reddeder. Bu durumda davası reddedilen kişi davanın reddinden itibaren 3 yıl geçtikten sonra evlilik birliğinin yeniden tesis edilemediğini iddia ederek tekrar bir boşanma davası açabilir. Bu şartlar sağlanmışsa ikinci açılan davada mahkeme boşanma hükmü vermek zorundadır. Soru 22 Eşlerden Her İkisi de Boşanma İstiyorsa Ne Olur? Eşlerden her ikisi de boşanma istiyorsa ve boşanmanın sonuçları konusunda da anlaşılmışsa anlaşmalı boşanma davası yoluna gitmek en mantıklısı olacaktır. Eşlerden her ikisi de boşanma istiyor ancak boşanmanın sonuçları konusunda anlaşamıyorlarsa bu sefer davalı eşin karşı boşanma davası açarak kendi taleplerini öne sürmesi gerekir. Soru 23 Boşanma Davasında Avukatla Temsil Edilmek Zorunlu mudur? İster anlaşmalı boşanma ister çekişmeli boşanma olsun avukatla temsil şart değildir. Yani kişi kendi davasını kendi açık kendi takip edebilir. Ancak belirtmemiz gerekir ki sürecin sağlıklı ilerleyebilmesi, taleplerin gerektiği gibi sağlanabilmesi için boşanma avukatı yardımı almak gerekir. Soru 24 Anlaşmalı Boşanma Çekişmeli Boşanmaya Dönüşebilir mi? Anlaşmalı boşanma davası açtıktan sonra eşler boşanmanın fer’ileri konusunda anlaşamazsa bu davayı çekişmeli boşanma davasına dönüştürebilirler. Benzer şekilde çekişmeli olarak açılan bir boşanma davasında taraflar kendi arasında anlaşarak bu davanın anlaşmalı boşanmaya dönüştürülmesini talep edebilirler. Soru 25 Boşanma Davası Devam Ederken Başkası ile Birlikte Olunabilir mi? Boşanma davası açmadan önce kişinin başka kişi ile birlikte olması sadakat yükümüne aykırılık teşkil eder ve zina olarak sayılır. Ancak boşanma davası ile birlikte artık eşlerin birlikte yaşama yükümlülüğü kalmaz ve başka biri ile birlikte olunabilir. Elbette ki kişi boşanma davasında boşanmak istemediğini söylediği halde başka birisi ile oluyorsa bu sefer boşanmanın reddini kötüniyetli olarak istediği kabul edilir ve aleyhine boşanma kararı verilir. Bunlar tamamen somut olayın şartlarına bağlıdır. Soru 26 Boşanma Davasında İspat Nasıl Yapılır? Boşanma davasında ispat, hukuka uygun her türlü delille yapılabilir. Yazılı, görüntülü veya sesli içerik, kişinin beyanları, telefon görüşme dökümü, sosyal medya paylaşımı vs. hep delil olarak sayılır. Ayrıca boşanma davasında ispat ile ilgili en önemli unsur tanık beyanıdır. Belirtmemiz gerekir ki boşanma davasında ceza davası gibi katı bir ispat kuralı aranmaz. Örneğin eşlerden birinin yabancı bir erkeğe ait telefon numarası ile günün belli saatlerinde konuşmuş olması bunu sıklıkla yapması veya uzun konuşması gibi haller sadakat yükümüne aykırı sayılabilir. Soru 27 Eşlerin Kusuru Neye Göre Belirlenir Mahkeme eşlerin kusurunu isnad edilen unsurlara göre serbest şekilde değerlendirir. Ayrıca kendi araştırmasını da yapabilir. Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini kimin ne oranda ihlal ettiğini mahkeme serbest şekilde belirler. Soru 28 Dava Sürerken Evi Terketmek Kusur mudur? Yukarıda da belirttiğimiz üzere dava sürerker eşler arasında ortak konutta yaşama yükümlülüğü kalmaz. Hatta kimi durumda mahkeme ayrı kalınmasına bile hükmedebilir. Dolayısıyla dava sürerken evi terketmek bir kusur değildir. Soru 29 Aile Konutu Şerhi Nedir? Eşlerin ortak yaşadıkları konut aile konutudur. Bunun satılması, üzerine ipotek konması vs. gibi durumlarda diğer eşin rızası alınmak zorundadır. Aksi halde rızası alınmayan eş bunun iptali için dava açabilir. Eğer tapuya aile konutu şerhi konursa satışın önüne önceden geçilmiş olunur. Bu durum boşanmada eşlerin mal kaçırmasını önlemek amacıyla yapılabilir. Belirtmemiz gerekir ki aile konutu şerhi olmasa da satışın iptali sağlanabilir. Soru 30 Boşanmada Tanık Dinletmek Önemli mi? Boşanma davasında en önemli ispat aracı tanıkdır. Mahkemenin itibar ettiği bir ispat türüdür tanık. Bu nedenle boşanmada tanık dinletmek önemlidir. 6. Adım Hüküm Verilmesi ve Mahkeme Kararına İtiraz Boşanma davasında gerekli duruşma ve incelemeler yapıldıktan sonra karar aşamasına geçilecektir. Soru 31 Boşanma Davasından Feragat Edilebilir mi? Boşanma davasından feragat edilebilir. Feragat ile birlikte artık davada öne sürülen olaylardan ötürü bir daha dava açılamaz. Ancak başka olaylardan ötürü açılabilir. Feragatten sonra boşanma talebi reddedileceği için 3 yıl sonra tekrar dava açılarak boşanma kesinleştirilebilir. Soru 32 Boşandıktan Sonra Hemen Evlenilebilir mi? Boşanma kararı kesinleşen kadar hala evlilik devam eder. Bu süreye kadar başka kişi ile evlenilemez. Ancak boşanma kesinleştikten sonra erkeğin hemen başkası ile evlenmesi mümkündür. Kadın ise iddet müddetini bekledikten sonra evlenebilir. Kadın mahkemeye gebe olmadığını ispat ederek iddet müddetini beklemeden evlenebilir. Boşanmadan sonra beklenmesi gereken iddet müddeti 300 gündür. Soru 33 Boşanma Kararı Nüfusa Ne Zaman Geçirilir? Boşanma kararı kesinleştikten sonra bunun nüfus kayıtlarına geçirilmesi işlemini mahkeme kalemi nüfus dairesiyle yazışarak gerçekleştirir. Soru 34 Boşanmanın Fer’ileri Nelerdir? Boşanmanın fer’ileri, boşanma kararı ile birlikte mecburen değişecek ve belirlenmesi gereken bazı konulardır. Bunlar; nafaka, çocuğun velayeti, çocukla kişisel ilişki kurulması, maddi - manevi tazminat gibi hususlardır. Bunlar genel olarak tarafların kusuru ve somut olayda hakkaniyet gereği hakim tarafından belirlenir. Soru 35 Mahkeme Neye Göre Nafaka Hükmü Verir? Eşe verilen nafaka yani yoksulluk nafakası, boşanmada daha az kusurlu olan eşe boşanma nedeniyle yaşam standartlarında düşüş olması halinde ve nafaka verecek olan kişinin maddi gücü ile orantılı şekilde verilir. Mahkeme tarafların kusuruna, evlilik birliği içindeki yaşam standartına ve boşanmadan sonra değişecek duruma bakar. Bununla birlikte çocuğun velayeti kimde kaldıysa diğer eş gene maddi gücü oranında iştirak nafakası öder. Bu nafaka çocukların bakımı ve koruması içindir. Soru 36 Çocuğun Velayeti Ne Olur? Çocukların velayeti tarafların kusuruna bakılmaksızın tamamen çocukların yararı gözetilerek anne veya babadan birine verilir. Çoğu zaman anneye verildiği görülür. Velayet halkını kötüye kullanan eşe karşı diğer eş velayetin değişmesi için dava açabilir. Soru 37 Boşanmada Maddi ve Manevi Tazminat Olur mu? Boşanmada maddi ve manevi tazminat olur. Bunlar TBK anlamında tazminat değildir. Bu tazminatı aile mahkemesi somut olayın şartlarına, kusura ve tarafların talebine göre belirler. Tazminat kimi zaman yüksek rakamlarda talep edilebilmektedir. Bu nedenle bu hususa ayrıca önem göstermek gerekecektir. Soru 38 Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Nedir? Çocukla kişisel ilişki, velayet hakkını alamayan anne veya babanın çocuklarla belirli aralıklarla görüşmesi demektir. Örneğin her ayın 2. ve 4. haftasonuna çocukların babaları ile kalmasına karar verilmesi gibi. Eğer velayeti alan eş diğer eşe çocuklarını göstermez veya onları başka uzak bir yere götürürse görüştürmemek amacıyla velayet hakkını kötüye kullanmış olur. Soru 39 Kararın İstinaf Edilmesi Nedir? Aile mahkemesinin boşanmanın kabulü veya reddi ile ilgili verdiği kararın bir üstderece mahkemeye taşınması demektir. İstinaf incelemesini bölge adliye mahkemesi yapar. Burada tabiri caizse dosya üzerinden yeniden yargılama yapılır. Soru 40 Kararın Temyiz Edilmesi Nedir? istinaf aşamasından sonra somut olayın özelliklerine göre kararın temyiz edilmesi de mümkündür. Temyiz incelemesini Yargıtay yapar ve Yargıtay yalnızca hukuka aykırılık denetimi yapabilir. Yan, istinaf gibi yeni bir karar veremez. Kararı onar veya bozar. 7. Adım Mal Paylaşımı Davası Boşanma davalarının en önemli aşamalarından biri mal paylaşımı meselesidir. Ancak belirtmemiz gerekir ki mal paylaşımı ancak boşanmadan sonra yapılabilir. Bunun içine ayrı bir dava açmak gerekecektir. Soru 41 Boşanma Davası ile Birlikte Mal Paylaşımı Davası Açılabilir mi? Boşanma davası ile birlikte mal paylaşımı yani mal rejimi tasfiyesi davası açılabilir. Ancak bu davada boşanma bekletici mesele yapılır. Yani boşanma davası sonuçlanana kadar mal rejimi tasfiyesi davası bekletilir. Soru 42 Eşlerin Mal Kaçırması Nasıl Engellenir? Eşlerin mal kaçırmasını önlemenin çeşitli yolları vardır. Ortak konuta aile konutu şerhi konulabilir, çeşitli nedenlere dayanarak ihtiyati tedbir kararı alınabilir. Bunlardan birisi de mal paylaşımı davasının boşanma davası ile birlikte açılmasıdır. Bu şekilde dava açıldığında eğer harç ödenmişse önce ihtiyati tedbir, ardından bekletici mesele talep edilerek mal kaçırma engellenebilir. Eğer mal paylaşımından mal kaçırılmışsa tapu iptal tescil davası açılabilir. Soru 43 Mal Paylaşımı Neye Göre Yapılır? Eğer eşler arasında önceden mal paylaşımına ilişkin bir anlaşma yoksa yani başka bir rejim seçilmemişse edinilmiş mallara katılma rejimi kuralları uygulanır. Yani eşler evlilik birliği içerisinde kişisel malları haricisinde edinilmiş mallarını belirli ekleme çıkarmalardan sonra ikiye bölüp paylaşırlar. Bu çık teknik bir hesaplamadır. Hak kaybı yaşamamak adına muhakkak avukat yardımı alınmalıdır. Soru 44 Düğünde Takılan Takılar Kimin Olur? Düğünde takılan takılarla ilgili kanunda bir düzenleme yoktur. Ancak Yargıtay verdiği kararlarda bunların kadın eşe ait olduğuna hükmetmiştir. Ziynet eşyası niteliğinde olmayan ve erkeğe takılan takıların da erkeğe ait olduğuna dair karar son yıllarda çıkmıştır. Bunlar mahkemeler için bağlayıcı değildir ancak uygulamaya da bu şekilde geçmiştir. Soru 45 Anlaşmalı Boşanmada Mal Paylaşımı Nasıl Olur? Anlaşmalı boşanmada taraflar düzenleyeceği anlaşmalı boşanma protokolü ile hangi malları nasıl paylaşacağını belirler. Bu nedenle çocuğun üstün yararı dışında hakimin bu yönde bir müdahalesi yoktur. Soru 46 Evlilik Sözleşmesi Varsa Mal Nasıl Paylaşılır? Evlilik sözleşmesi kanunda belirtilen edinilmiş mallara katılma dışında bir mal rejimi belirlenerek yapılır. Seçilen bu mal rejimi nasıl bir paylaştırma öngörüyorsa o şekilde paylaşıma gidilir. Sonuç Yukarıda Mıhcı Hukuk Bürosu kurucu avukatı Mustafa Mıhcı’nın boşanma davası sürecine ilişkin açıklamalarına yer verdik. Görüldüğü üzere bu süreç önemli detaylar içeriyor. Av. Mustafa Mıhcı bunlara ek olarak süreç içerisinde hatalı yahut ihmali işlemler ile hak kaybına uğramamak adına hukuki yardım alınmasını tavsiye ediyor.
Boşanmada kadının ağır kusurlar nelerdir?Eşlerden birinin akıl hastalığına tutulması Eşlerden birinin diğerine karşı; fiziksel, ekonomik, psikolojik veya cinsel şiddet uygulaması Eşlerden birinin diğerine karşı sadakat yükümlülüğüne aykırı davranması Eşlerden birinin diğerine karşı evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerine aykırı davranmasıBoşanma davasında genel anlamda kadının haklarını sayacak olursakAyrı Yaşama HakkıÇocuk İle Kişisel İlişki Kurma HakkıKadın İçin Tedbir Nafakası HakkıÇocuk İçin Tedbir Nafakası HakkıKadın Eşin Manevi Tazminat HakkıZiynet Eşyası Alacağı HakkıMal Rejiminden Kaynaklı Alacak ve boşanmak isterse nafaka alır mi?Açıklık getirmek gerekir ki davayı kadın açsa da açmasa da eşin nafakaya ihtiyacı varsa nafaka bağlanır ve tüm hukuki haklar korunur yani davayı ilk açan taraf olmanın bir dezavantajı yoktur. Ancak tam kusurlu tarafın dava açmaya hakkı yoktur. … Hal böyleyken boşanma davasını kusursuz yahut kusuru az taraf davasını kim açarsa avantajlı olur?Her ne kadar halk arasında boşanma davasını açan davacının daha avantajlı olduğu düşünülse de pratikte bunun bir önemi bulunmamaktadır. Boşanma davalarında önemli olan davayı kimin açtığı değil, tarafların hangisinin kusurlu olduğu ya da kusurunun terkeden eş kusurlu mu?Yargıtay'a göre; terk ihtarı çektiğinin, terk ihtarı gönderen tarafın eşinin ihtar tarihinden önce varsa kusurlu eylemlerini affetmiş, en azından hoşgörüyle karşılamış sayılacağından, affedilen veya hoşgörüyle karşılanan olayların taraflara kusur olarak izafe hallerde boşanma olmaz?Hangi hallerde boşanma olmaz; Eşlerin belirtmiş olduğu anlaşmadan vazgeçmesi, Davacı tarafın ya da her iki tarafın da mahkemeye gelmemesi, Davalı olan eşin haklı nedenler sunarak davayı kazanması Yapılan suçlamalrın geçersiz olduğunu kanıtlaması gibi durumlarda boşanma hangi hallerde nafaka ödemez?Nafaka alan tarafın evlenmesi, maddi yoksunluğun sona ermesi, taraflardan birinin vefatı, nafaka alan tarafın evlilik dışı beraberlik yaşaması ve haysiyetsiz bir yaşantı sürmesi durumlarında verilmekte olan nafaka kesilir.
Boşanmanın kaçınılmaz olduğu durumlarda süreci uzatmak tarafları yıpratır. Eğer çiftin çocuğu varsa o da bu süreçten zaman uzadıkça olumsuz olarak etkilenir. Elbette aile birliğini dağıtmak çoğu zaman zordur ama ailenin bir arada kalması bazen çok daha kötüdür. Özellikle ülkemizde bunun birçok olumsuz örneğine rastlamak mümkündür. DETAYLI BİLGİ İÇİN BOŞANMA AVUKATI SAYFAMIZI ZİYARET EDİN. İçindekiler1 En Kolay Boşanma Nasıl Yapılır? Çiftlerden Biri Sorun Çıkarıyorsa Boşanma Nasıl Yapılır? En Kolay Boşanma Nasıl Yapılır? Tarafların ikisinin birden boşanmayı istediği durumlarda boşanmak oldukça kolaydır. Medeni bir şekilde boşanmaya karar verebilen bir çift için kanunlar çok fazla sorun çıkarmamaktadır. Bu tip boşanmalara “Anlaşmalı Boşanma” denir. Anlaşmalı boşanma bir avukat eşliğinde gerçekleştirilebilir ya da sadece dilekçe bölümünü avukata yazdırılabilir. Bu dilekçe ile en yakın Aile Mahkemesine başvuru yapılarak boşanma tek celsede gerçekleştirilebilir. Bu davayı kadın veya erkek tek başlarına açabilecekleri gibi beraber de açabilir. Yalnız dilekçede “Anlaşmalı Boşanma” istendiğinin belirtilmesi önemlidir. Ayrıca tarafların kimlik ve adres belgelerinin dilekçede tam olarak doğru yazılması gerekmektedir. Çünkü bu mahkeme çağrısı adrese tebliğ olunur. Bu tebliğler bölgenin yoğunluğuna göre 1 haftadan başlayarak yapılır. Adres doğru ise ve taraflar tebliği imzalı olarak kabul ederse belirlenen mahkeme tarihinde de şahsen bulunurlarsa boşanma konusunda çok mesafe kat edilmiş olur. Yine bölgenin yoğunluğuna göre 1 ile 3 ay içerisinde bir mahkeme tarihi belirlenir. Anlaşmalı boşanmalarda çiftin mal ve çocuk paylaşımına dair istekleri dilekçede bulunabilir. Çift, mal ve çocuk paylaşımı ve isteniyorsa nafaka konularında anlaşırlar, bunu yazılı olarak imzalarlar ayrıca aile birliklerinin hiç bir şekilde devam etmeyeceğine hakimi inandırırlarsa tek celsede boşanma gerçekleşir. Şiddetli geçimsizlik anlaşmalı boşanmalarda genellikle yeterli boşanma sebebidir. Boşanma kararı hakim tarafından mahkemede ilan edilir. Çiftin boşanmaktan vazgeçmelerine olanak verilmesi açısından kararın 15 gün askı süresi vardır. Bu askı süresi içerisinde boşanmanın kabul edildiğine dair karşılıklı olarak imza verilir ise artık boşanma tam anlamıyla gerçekleşir. Taraflara ayrıca boşanmanın gerçekleştiğine dair ikinci bir tebliğde bulunulur. Bu şekilde anlaşmalı boşanma aile bireylerini yıpratmayan en kolay gerçekleşen boşanma biçimidir. Çiftlerden Biri Sorun Çıkarıyorsa Boşanma Nasıl Yapılır? Çiften, kadın veya erkeğin boşanmayı istememesi durumunda boşanma, zor ve uzun süren dava sürecine girebilir. Özellikle kadın tarafının boşanmayı istememesi, boşanmayı zorlaştıran bir etmendir. Tek tarafın istemediği boşanmalara “Çekişmeli Boşanma” denir ve adından da anlaşılacağı gibi zor bir süreçtir. Bu durumda boşanmayı isteyen taraf mutlaka iyi bir avukat tutmalıdır. Mali durumu yeterli olmayan kadınlara talep edilirse devlet tarafından avukat atanmaktadır. Eşlerden birinin diğerini aldatması ilk boşanma nedenlerinden biridir ve mahkeme içinde ispatlanırsa dikkate alınmaktadır. Eşlerden birinin diğerine kötü davranması, şiddet uygulaması ve onur kırıcı davranış ve sözleri söylemesi de boşanma davası açmak için yeter sebepler olarak Medeni Kanunda yer alır. Sürekli aşağılanan bir eş fiziksel şiddet görmese de dava açabilir. Bunun rapor ve şahitler eşliğinde ispatı boşanmayı kolaylaştırır. Bu bakımdan darp görüldüğü takdirde bunun resmi olarak belgelendirilmesi mutlaka yapılmalıdır. Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işlerse ve bu belgelendirilirse diğeri ona boşanma davası açabilir. Yalnız bu konuların hepsinde hak geçim süresi vardır. Bu süre dolmadan mahkemeye başvurulmalıdır. Evi terk eden eşe dava açılabilir. Özellikle bu süre ispatlı bir şekilde 6 ay ve daha uzun süre ise. Akıl hastalığı bulunan eşe dava açılabilir. Ayrıca daha birçok neden boşanma davası açamaya sebep olabilir. Örneğin altını ıslatmak, yıkanmamak, tarafların aile büyüklerine kötü davranması, eşin çalışmasına engel olmak gibi. Burada önemli olan davanın erken dönemde ve mümkün olan en iyi delilerle açılmasıdır. DETAYLI BİLGİ İÇİN BOŞANMA AVUKATI SAYFAMIZI ZİYARET EDİN. Diğer Yazılarımız Boşanma Davasında Neler Talep Edilir? Anlaşmalı Boşanma Davasında Mal Paylaşımı Click to rate this post! [Total 1 Average 5]
HAKKIMDA SON YAZILARIM Avukat Yasin GİRGİN, 1977 Ankara doğumludur. 1999 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirmiş ve sonrasında 2 yıl boyunca Özel Hukuk Master programına devam yılları arasında yaptığı hakimlik dönemi dışında 13 Kasım 2000'den bu yana serbest avukatlık faaliyetini icra kitabı ve çok sayıda makalesi bulunan GİRGİN'in 120 köşe yazısı Hürriyet Gazetesi'nde yayınlanmıştır. GİRGİN, halen okur sorularını cevapladığı köşe yazılarını kaleme 483 9313 numaralı telefonumuzdan bize ulaşabilirsiniz. Boşanma davasında kadının haklarını çeşitli başlıklar altında incelemek gerekir. Bu başlıklar şunlardır Boşanma davası, usuli olarak anlaşmalı boşanma davası ve çekişmeli boşanma davası olarak ikiye ayrılmaktadır. Anlaşmalı boşanma davası kısaca eşlerden herhangi birinin açtığı boşanma davasını diğer eşin kabul ettiği dava olarak tanımlayabilirim. Bu anlaşmalı boşanma davasını eşlerden hangisinin açtığı önemli değildir, kadın ya da erkek her iki eş de anlaşmalı boşanma davasını açabilir. Bununla birlikte anlaşmalı boşanma davasının kabul edilebilmesi için bazı şartlar da yerine gelmelidir. Bu şartlardan en önemlisi evliliğin en az 1 yılı doldurmuş olmasıdır. Evliliğin henüz 1 yılı doldurmadığı durumlarda anlaşmalı olarak boşanılamaz; bu halde çekişmeli boşanma davasının açılması gerekir. Yine anlaşmalı boşanma davasının kabul edilebilmesi için eşlerin, mali konularda da anlaşmış olmaları gerekir. Mali konular, nafaka ve tazminattır. Bu konularda anlaşma olmadığı takdirde anlaşmalı boşanma davasına çekişmeli boşanma davası olarak devam edilir yahut dava reddedilir ya da açılmamış sayılmasına karar verilir. Görüldüğü üzere, kadının, evlilik sona ererken, bu ister anlaşmalı boşanma davası ile olsun isterse çekişmeli boşanma davası ile olsun, bir tazminat hakkı bulunmaktadır. Tazminat hakkı ise Türk Medeni Kanunu’nun 174. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre maddi tazminat ve manevi tazminat olmak üzere iki türlü tazminat hakkı bulunmaktadır. Boşanma Davasında Kadının Velayet Hakkı Boşanma davasında kadının velayet hakkı, ana-baba olmasından kaynaklanan bir hak ve aynı zamanda bir yükümlülüktür. Ebeveynlerden hangisi ortak çocuğa daha iyi bakacaksa, çocuğun ruhsal, fiziksel gelişimi için hangi ebeveynin yanında kalması daha uygun olacaksa o ebeveynin yanında kalması yönünde karar verilmelidir. Anlaşmalı boşanma davasında, çocukların velayeti ile hangi ebeveynin yanında kalacağı, diğer ebeveynin ne şekilde kişisel ilişki kuracağına dair anlaşmayı protokolle karşılıklı olarak kabul ederler. Çekişmeli boşanma davasında ise, velayetin kimde olacağına ve kişisel ilişkiye dair karar, deliller ışığında mahkeme tarafından kararlaştırılacaktır. Boşanma Davasında Kadının Nafaka Hakkı Boşanma davasında nafaka, boşanma kararının verildiği tarihe kadarki dönem için tedbir nafakası ve boşanma kararının kesinleşmesinden sonraki dönem için yoksulluk nafakası olarak iki isim altında takdir edilmektedir. Boşanma davasının açılması ile TMK 169. madde uyarınca mahkeme, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına, ihtiyaçlara, gelire, borçlara göre bir tedbir nafakasını – genelde kadın lehine olmak üzere- bağlar. Boşanma kararının kesinleşmesi ile birlikte de eğer şartları varsa, kadın için yoksulluk nafakası da bugünkü kanunlara göre süresiz olarak verilmektedir. Kadının ya da erkeğin ölümü, kadının yeniden evlenmesi, yoksulluktan kurtulması, düzenli ve sürekli bir gelir elde edeceği işte çalışmaya başlaması gibi durumlarda kadına bağlanan yoksulluk nafakası azaltılabileceği gibi kaldırılmasına da karar verilebilir. Boşanma Davasında Kadının Evden Uzaklaştırma Hakkı Boşanma davasının açılması ile birlikte taraflar üzerinde zaten mevcut olan gerginliğin daha da artabileceği öngörülmelidir. Bir çift, eğer kafalarında başka türlü bir planları yok ise, elbette ki boşanmak üzere evlenmez. Ancak bir çift boşanmaya karar vermişse, bu karar da bir günde alınacak bir karar değildir. Eşleri boşanmaya götüren olaylar, acı verici, stresli, huzursuz edicidir. Evlilik birliğinin süresi ile birlikte bu kararı almak zorlaşır ve zorlaştığı gibi verdiği acı ve oluşturduğu baskı da artar. Bu nedenle, bir taraf boşanmaya karar vermişse, diğer tarafın bunu kabullenemediği yahut hınç almak, hırsını çıkarmak istediği durumlarda önleyici bir tedbir kararı verilmektedir. Bu önleyici tedbir ilkin 4320 sayılı Kanunla düzenlenmişse de şu anda 6284 sayılı Kanunla yürürlüktedir. Her ne kadar kanunun adı “kadına yönelik şiddetin önlenmesi” ise de kanunlar önünde herkes eşittir. Bu nedenle bu kanundan sadece kadınlar değil erkekler de yararlanabilmektedir. Bu kanun gereğince önleyici tedbir alınabilmesi için muhtemel bir tehlikenin olması yahut fiziksel, sözel bir saldırının varlığı da gerekmemektedir. Öyle ki tedbirlerin alınması için karşı tarafın dinlenmesi, savunmasının alınması dahi lüzumlu değildir. Bazı hukukçular dahil çoğu kimse bunu anlayamamakta ve gıyaplarında yapılan bu işlemi haksızlık olarak görmektedirler. Oysa yukarıda söylediğim gibi, boşanma aşamasına gelinmişse taraflar arasında henüz adli mercilere yansımamış olsa da hoş olmayan ya da daha doğru deyimiyle “bardağı taşıran” bir takım olayların yaşadığı kabul edilir. Buna hukukta “karine” adı verilir. Örneğin gökyüzünde kara bulutların olması yağmurun yağacağı anlamına gelir ya da asfalt üzerinde bir lastik izinin bulunması sertçe yapılan frene işaret eder. Bu bulutların yoğunluğundan yağmurun ne zaman ve ne kadar yoğunlukta yağacağı; lastik izinden fren yapan aracın yaklaşık sürati tahmin edilebilir. Aracın o an görülmüş olması gerekmez. Bunun gibi, bir eşin kadın ya da erkek adli mercilere başvurmuş olması, o evlilikte yolunda gitmeyen ve dayanılamayacak bir durumu işaret eder ki daha fazla bir zarar meydana gelmemesi için kolluk kuvvetleri, savcılık, mahkeme gerekli önlemleri almalıdır. Bu nedenle, 6284 sayılı Kanun gereğince bir başvuru yapıldığında, bu makamlar, karşı tarafa göre “anlamadan dinlemeden” bir karar alıp eşi evden uzaklaştırmakta ve genellikle de daha zayıf kabul edilen “kadın lehine” uzaklaştırma kararı vermektedirler. Bu kanun açısından yaptığım eleştirileri de okuyabilirsiniz. Boşanma Davasında Kadının Eşya ve Mal Alacağı 1 Ocak 2002 tarihinden sonra yapılan evliliklerde, eşlerin başka bir mal rejimini seçmemiş olmaları halinde “edinilmiş mallara katılma rejimini” kabul etmiş sayılırlar. Bu anlaşılması zor ancak çok önemli dört kelime beraberinde birçok önemli düzenleme içermektedir. Bu düzenlemeye göre, 1 Ocak 2002’den sonra bir kadın hiç çalışmasa, ev kadını olsa, hiç gelir üretmese ve evin tüm giderleri erkek tarafından ödense, tüm krediler onun maaşından yatırılsa bile evlilik birliği içinde satın alınmış tüm mallara yarı yarıya ortak olmaktadır. Bu pek tabii, erkek açısından da geçerlidir. Yani kadın çalışsa ve erkek hiç bir iş yapmasa dahi, kadın adına kaydettirilmiş gayrimenkuller, araçlar, banka hesaplarındaki birikimlerde o da hak sahibidir. Edinilmiş mal varlığına evlilikten sonra satın alınmış tüm mallar, evler, arabalar, banka hesapları ile ev eşyaları da dahildir. Evlilikten önce alınıp ödemesi kredi veya taksit yahut vade yoluyla evlilikten sonra yapılmış mallar da paylaşıma konu olur. Ancak, genelde evlilik töreni düğün sırasında takılan takılar bu kapsamda değildir. Bu takılar, altın, paralar ve diğer ziynetler Yargıtay uygulamasına göre kime takılırsa takılsın kadına bağışlanmış sayılmaktadır. Boşanma davası ile birlikte ziynet alacağı için de dava açılmakta ve şartları varsa bunlar da alacak hakkı olarak istenebilmektedir. Sonuç olarak, boşanma davasında kadının hakları maddi tazminat, manevi tazminat, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, çocuğun velayeti hakkı, evden uzaklaştırma ve koruma tedbiri alınması hakkı, evlilik sırasında edinilen malların paylaşımını isteme hakkı, ziynet alacağının iadesini isteme hakkı olarak anlaşılmalıdır. Bunların dışında kadının soyadı, miras gibi konularda da boşanma ile birlikte çeşitli sonuçlar doğmaktadır.
Boşanma Davasında Kadının Hakları Nelerdir? Mal Paylaşımı Nedir? Boşanmada mal paylaşımı; evlilik içinde edinilen malların boşanma davasında eşit şekilde paylaşılması esasına dayanan bir durumdur. Eşlerin evlenmeden önceki malvarlıkları boşanma davasında paylaşıma dahil edilmez. Yalnız, evlilik birliği içinde beraber ödenen her borç ve alınan her eşya paylaşıma dahil edilir. Eğer eşler evli değilse ve kişisel olarak eşlerden biri araba ya da ev alıp borçlarını evlendikten sonra bile ödemeye devam ediyorsa evli kaldıkları süre boyunca ödenen tutar kadarın yarısını talep etme hakkı bulunmaktadır. Hazırsanız eğer, boşanma davalarında mal paylaşımı hakkında merak edilenlerden bahsettiğimiz aşağıdaki yazımızı okumaya devam edebilirsiniz. Eşlerin Boşanması Durumunda Mal Paylaşımı Davası Nasıl Açılır? Boşanma davalarında mal paylaşımı için yapılacak başvuruların nerede ve nasıl açılacağı merak konusudur. Mal paylaşım davası eşlerin boşanmaya karar verdikleri anda açılabilmektedir. Bu nedenle yetkili ve görevli mahkemeler 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun ve Medeni Kanun madde 214 syf 31/163 ile belirlenmiştir. Boşanmada Mal Paylaşımı Nasıl Olmalıdır? Kanuna Göre; Madde 214 – Eşler veya mirasçılar arasında bir mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda, Aşağıdaki mahkemeler yetkilidir Mal rejiminin ölümle sona ermesi durumunda ölenin son yerleşim yeri mahkemesi, Boşanmaya, evliliğin iptaline veya hâkim tarafından mal ayrılığına karar verilmesi durumunda, bu davalarda yetkili olan mahkeme, Diğer durumlarda davalı eşin yerleşim yeri mahkemesi. Boşanma Öncesinde Alınan Eşyalar Neye Göre Paylaştırılır? Eşlerin evlenmeden önce sahip oldukları eşyalar ve borçlar kendi tasarrufundadır. Bu yüzden eşlerden biri kredi ile veya nakit olarak bir araba aldıysa boşanma davası esnasında diğer eş bu mal varlığında herhangi bir şekilde hak talebinde bulunamaz. Yalnız, evlilik birliğinin devam ettiği süreç içinde alınmış olan her mal, edinilmiş eşyalar ve kullanılan krediler ortak şekilde boşanma davası sonucunda mahkeme kararıyla paylaştırılır. Ayrıca evlilik sürecindeyken avukata yapılan boşanma başvurusu tarihli belge ile beraber başlayıp boşanmanın gerçekleşeceği karar gününe kadar evlilik birliği içerisinde alınan ürün ve hizmetlerin bedelleri TMK’da belirtildiği gibi eşit oranda borç veya ürün değeri olarak eşlere paylaştırılır. Anlaşmalı Boşanmada Mal Paylaşımı Nasıl Olur? Anlaşmalı boşanmada davalarından eşler mal paylaşımında bulunurken kendi istekleri ve tasarrufları neticesinde karar alınmasını isteyebilirler. Burada dikkat edilmesi gereken nokta anlaşmalı olan bir boşanma davasının daha kısa sürmesidir. Bu nedenler eşler dilerse evlilik birliği içinde edinilmiş malları ortak şekilde paylaşabilir veya kendi inisiyatifine göre payına düşen oranın altında bir oran talep edebilir. Ya da tüm haklarından feragat edebilir. Mal paylaşım davasında haklarından feragat etmek isteyen eş, feragat beyanını protokole açıkça doldurmalıdır. Örneğin; “…taraflar edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katkı payı, değer artış payı ve katılma alacağı talep haklarından feragat eder…” şeklinde doldurulmalıdır. Unutulmaması gereken diğer bir konu ise, boşanma protokolünde mesela “tüm haklarımı aldım, başka talebim yoktur veya nafaka ve maddi manevi beklentim yoktur” gibi talepler boşanmada gerçekleşen mal paylaşımından feragat edildiği anlamı taşımaz. Eğer boşanma esnasında herhangi bir boşanma protokolü maddesi açıkça haklardan vazgeçtiğine dair nitelik taşımıyorsa boşanmanın gerçekleştiği tarihten itibaren 10 yıl içinde boşanmada mal paylaşımı davası açabilir. Boşanmada Ev Kimin Olur? Boşanma davasında ev kimin olur gibi sorular aratılmaya başlanır. Biraz tarih olarak geriye gittiğimizde 2002 yılından önce yapılmış evliliklerde mülk sahibinin adına açılan boşanma davasında ev kimin adınaysa ona kalıyordu. 2002 yılından sonra yapılan evliliklerde mal paylaşımı ortak şekilde yapılmaya başlanmıştır. Eşler ayrıca edindikleri bir malı özel bir mal rejimi olarak belirleyip yetkili kuruma bildirmedikçe, evlilikleri süresince edinmiş oldukları tüm mallar üzerinde “ortak ve eşit” derecede hak sahibi oldular. Boşanma Davası Süresince Evde Kim Oturabilir? Boşanma sürecinde, evde kalacak olan kişinin seçimi mahkeme tarafından yapılmaktadır. Ya da eşlerden birinin diğerine geçici olarak bırakması da söz konusu olabilir. Mahkemede hakimin alacağı karar doğrultusunda oturacak eş belirlenmiş olur. Boşanma Davasında Kadının Hakları Nelerdir? Evlenen eşler 1 yılı doldurmadan anlaşmalı boşanma davası gerçekleştiremez. Evlilikte ilk yılın dolması ile anlaşmalı boşanma davası açılabilmektedir. Eğer eşler anlaşmazlığa düştüyse ve orta yol bulunamıyorsa çekişmeli boşanma davası açabilmektedirler. Boşanma davasının konusu ve tarafların ileriye sürdükleri deliller neticesinde 6 ay ile 5 yıl arasında sürmektedir. Boşanma Davasında Kadının Hakları Nelerdir? Boşanma davasında kadının hakları; Ayrı Yaşama Hakkı, Çocuk İle Kişisel İlişki Kurma Hakkı, Kadın İçin Tedbir Nafakası Hakkı, Çocuk İçin Tedbir Nafakası Hakkı, Kadın Eşin Manevi Tazminat Hakkı, Ziynet Eşyası Alacağı Hakkı, Mal Rejiminden Kaynaklı Alacak ve Haklar, Aile Konutu Şerhi Konulmasını İsteme Hakkı, 6284 Sayılı Yasadan Kaynaklanan Koruyucu Tedbirlerin Uygulanmasını Talep Etme Hakkı, İştirak Nafakası Hakkı, Yoksulluk Nafakası Hakkı, Kadının Velayet Hakkı, Kadının Maddi Tazminat Hakkı, Ücretsiz Avukat Talep Edebilme Hakkı, Ortak Konutun Özgülenmesini Talep Etme Hakkı, Çocuğun Teslim Edilmesini Talep Etme Hakkı, Çocuğun Tedbiren Velayetini Talep Etme Hakkı, Kadının Kendi Eşyalarını Talep Etme Hakkı gibi hakları bulunmaktadır. Bir boşanma davasında kadın için en önemli hak nafaka hakkıdır. Kadının boşandıktan sonra yoksulluğa düşeceği öngörülerek nafaka hakkı tanınır. Kadının nafaka alabilmesi için mutlaka erkeğe göre daha az kusurlu veya kusursuz olması gerekir. Eğer kadın erkeğe göre daha fazla kusurlu ise nafaka talebi reddedilir. Boşanma Davasında Hakim Neler Sorar? Boşanmaya karar veren iki çiftte mahkemeye çıktığında hakimin neler sorduğunu merak eder. Önceden hazırlıklı olmak veya heyecana yenik düşmemek adına yapılan bu araştırmada kişiler boşanma davasında hakimin neler sorduğunu merak eder. Boşanmada Mal Paylaşımı Davası Açma Süresi Zamanaşımı Boşanmada mal paylaşımı davası, belli bir zamanaşımı süresi geçmeden açılmalıdır. Mal paylaşımı davası, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıl içinde açılmalıdır Yargıtay HGK – 2013/520 k. Kanunun belirlediği 10 yıllık süre geçtiği takdirde, mal paylaşımı talebinde bulunmak mümkün değildir. Uygulamada boşanma davası sonuçlanmadığı halde ayrı bir dava ile mal paylaşımı talep edilmektedir. Bu halde, mal paylaşımı davasına bakan mahkeme boşanma davasının kesinleşmesini beklemekte ve zamanaşımı sorunu bu şekilde daha kolay bertaraf edilmektedir. Yurtdışında boşananlar açısından mal paylaşımı davasının zamanaşımı süresi, ilgili ülkenin kanunlarına göre boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Boşanmada Mal Paylaşımı Davasında Yetkili ve Görevli Mahkeme Boşanmada mal paylaşımı davasının nerede ve nasıl açılacağı; yani yetkili ve görevli mahkeme 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun ve MK ile belirlenmiştir. Boşanmada Mal Paylaşımı Davası Görevli Mahkeme Boşanma halinde eşler arasında görülecek mal paylaşımı davasına bakmaya, 4787 sayılı kanun ile kurulan Aile Mahkemesi görevlidir. Boşanmada Mal Paylaşımı Davası Yetkili Mahkeme Mal paylaşımı davasının görüleceği yetkili mahkeme, yani davanın Türkiye’deki hangi il veya ilçede açılacağı ise şu şekilde belirlenir MK Eşlerden birinin ölümü nedeniyle mal rejimi sona ermiş ise, ölenin son ikametgahı mahkemesi boşanmada mal paylaşımı davasına bakmakla yetkilidir. Evlilik mahkemenin boşanma kararı ile sona ermişse veya devam eden bir boşanma davası varsa, boşanma davasına bakmaya yetkili olan mahkeme mal rejiminin tasfiyesini, yani boşanma halinde mal paylaşımını yapmakla da yetkilidir. Yukarıdaki iki durum haricindeki diğer tüm hallerde davalı eşin ikametgahı aile mahkemesi boşanmada mal paylaşımı davasına bakmaya yetkilidir. Boşanma Davasında Kadının Hakları Nelerdir? Anlaşmalı Boşanma Davasında Mal Paylaşımı Nasıl Yapılır? Anlaşmalı boşanmada mal paylaşımı, tarafların özgür iradesi ve arzusunu göre yapılabilir. Eşler, anlaşmalı boşanma protokolüyle isterse malları yine yarı yarıya paylaşabilir veya başka bir paylaşım oranı da belirleyebilir. Eşlerden biri anlaşmalı boşanma protokolüyle mal paylaşımına dair tüm haklarından feragat de edebilir. Anlaşmalı boşanma protokolü ile mal paylaşımı davası açmaktan feragat edilecekse, feragat beyanı protokole açıkça yazılmalıdır. Protokole şu şekilde bir ibare yazılmalıdır “….taraflar edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katkı payı, değer artış payı ve katılma alacağı talep haklarından feragat ederler…” Anlaşmalı boşanma protokolünde; “…nafaka, maddi ve manevi tazminat aldım, başka hiçbir talebim yoktur…” , “…tüm haklarımı aldım, başka mal istemiyorum..” , “ev eşyalarımı aldım, başka hiçbir mal istemiyorum” şeklindeki ibareler boşanmada mal paylaşımı talep hakkından feragat edildiği anlamına gelmez. Bu şekildeki tüm ibareler boşanma davasının eki niteliğindeki maddi ve manevi tazminat, nafaka, ev eşyalarının paylaşımı vb. gibi haklardan feragat edildiği anlamına gelir. Anlaşmalı boşanma protokolünde tarafların mal paylaşımını yaptıklarına dair açık herhangi bir ibare yoksa, taraflar anlaşmalı boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren başlayan 10 yıllık dava zamanaşımı süresi içinde boşanmada mal paylaşımı davası açabilirler. Zina Aldatma Nedeniyle Boşanmada Mal Paylaşımı Nasıl Yapılır? Zina aldatma nedeniyle boşanma davası, özel bir boşanma sebebi olarak Medeni Kanun düzenlenmiştir. Aile mahkemesi, zina aldatma nedenine dayalı olarak evlilik birliğinin sona ermesine karar verdiği takdirde mal paylaşımı şu şekilde yapılır Zina nedeniyle boşanma kararı verilmesinde kusurlu olan eşin katılma alacağı tamamen ortadan kaldırılabilir veya hakkaniyete uygun oranda azaltılabilir. Yani, aldatan eşin diğer eşin edinilen malları üzerindeki alacak hakkı tümüyle sona erdirilebilir veya azaltılabilir. Eşlerin katkı payı alacağı, zina nedeniyle ortadan kaldırılamaz. Yani, eşlerden biri aldatsa dahi, diğer eşin malvarlığına yaptığı katkıyı boşanmada mal paylaşımı sırasında talep edebilir. Örneğin, bir evin tapuda diğer eş üzerine satın alınmasına TL vererek katkı sunan eş, zina yapsa bile sunduğu katkının güncel değerini talep edebilir. Evlenmeden Önce Krediyle Alınan Mallar Nasıl Paylaşılır? Boşanmada mal paylaşımı, kural olarak evlilik içinde edinilen malların paylaşılması esasına dayanır. Evlenmeden önce satın alınan mallar, satın alan eşin kişisel malı olarak kabul edildiğinden mal paylaşımına dahil edilmez. Evlenmeden önce satın alınan, ancak kredisi evlilik içinde ödenen ev, araba, arsa vb. gibi mallar belli bir hesaplama tekniği ile boşanmada mal paylaşımına dahil edilir. Evlenmeden önce satın alınan, ancak kredisi evlilik içinde ödenen mallar boşanma halinde mal paylaşımına şu şekilde dahil edilir Evlilik içinde ödenen her türlü kredi ile borcu ödenen her türlü malın “krediyle ödenen kısımı” edinilmiş mal kabul edilir. Bu nedenle, diğer eş evlilik içinde ödenen kredi miktarı üzerinden hak iddia edebilir. Evlilik içinde ödenen kredinin hangi eş tarafından ödendiğinin hiçbir önemi yoktur. Evlilik içinde ödenen kredi bedelinin ev veya arabanın satın alındığı alış fiyatına oranının ne olduğu hesaplanır. Ev veya arabanın boşanma tarihindeki güncel piayasa değeri bilirkişi raporu ile tespit edilir. Daha önce hesaplanan oran ödenen kredinin evin alım tarihindeki değerine oranı gayrimenkulün güncel değerine de oranlanarak eşin katılma alacağı hesaplanır. Örnek vermek gerekirse; TL’ye satın alınan bir evin TL’lik kredisinin evlilik içinde ödendiğini düşünelim. Evlilik içinde ödenen kredinin evin alım değerine oranı %40’dır. Boşanma sırasında evin güncel piyasa değerinin TL olduğunu kabul edersek; evin güncel piyasa değerinin %40’ı TL olacaktır. Yani, boşanmada mal paylaşımının konusu olacak değer TL olacaktır. Eşler, edinilmiş malları yarı yarıya paylaşacağından diğer eş kredisi evlilik içinde ödenen ev nedeniyle TL talep edebilecektir. Boşanma Davası Açılmadan Önce Satılan Mallar Paylaşıma Dahil midir? Eşler, evlilik süresi boyunca malları üzerinde diledikleri gibi tasarrufta bulunabilirler. Ancak, “boşanma davasının açıldığı tarihe kadar edinilmiş olan” ve elden çıkarılan tüm mallar, boşanmada mal paylaşımına dahil edilir. Boşanma davasının açıldığı tarih, eşler arasındaki mal rejiminin de tasfiye edileceği tarihtir. Yani, boşanma davasının açıldığı tarihe kadar edinilen tüm malvarlığı değerleri nakit para, ev, araba, arsa vs. mal paylaşımına dahil edilir. Boşanma davası açıldıktan sonra eşlerin edindiği mallar ise mal paylaşımına dahil edilmezler. Uygulamada eşlerin boşanma davası açılmadan önce üzerlerine kayıtlı ev, arsa, otomobil vb. malları üçüncü kişilere devrederek paylaşım dışı tutmaya çalıştıkları görülmektedir. Ancak, boşanma davası açılmadan önce satılan mallar da boşanmada mal paylaşımı hesaplamalarına dahil edilir. Yani, mallar satılsa dahi mal paylaşımı yapılırken bu malların değeri bilirkişi raporu ile tespit edilerek diğer eşin alacak hakkı hesaplanır. Hemen belirtelim ki, boşanmada mal paylaşımı davasında borçlu çıkan eşin malvarlığı diğer eşin alacak hakkını karşılamaya yetmezse, alacaklı eş, karşılıksız kazandırmalardan faydalanarak malı devralan üçüncü şahıslardan eksik kalan alacak miktarını isteyebilir MK Boşanma davası açıldıktan sonra mallar kendisine devredilen üçüncü kişi de belli koşullarda hukuki sorumluluk altına girer. Evli çiftler için boşanmak tek çare olarak kendisini gösterdiğinde, ASAL HUKUK DANIŞMANLIK olarak aile hukuku dalında uzman avukat kadromuzla sizlere çok yönlü hizmet sunmaktayız. Aile hukukundan doğan boşanma, çocukların velayeti ve aile içi şiddet konularında, ASAL HUKUK DANIŞMANLIK olarak daima ciddiyet, samimiyet ve gizlilik prensibiyle hareket etmekteyiz. Amacımız, boşanma, velayet, aile içi şiddet ve aileyle ilgili diğer tüm sorunlarda, tecrübeli avukat kadromuzla sizlere en iyi hizmeti vermek ve bu sürecin aile bireyleri için yıpratıcı olmasının önüne geçmektir. Biz ASAL HUKUK DANIŞMANLIK olarak, aile kurumunu bir bütün olarak değerlendirip, ailenin ve tüm aile bireylerinin korunması için en uygun çözümü bulmayı amaçlamaktayız. Boşanma, çocukların velayeti, aile içi şiddet ve diğer tüm aile hukuku konuları, uzmanlık alanlarımız içinde yer almaktadır. Detaylı bilgi almak için lütfen iletişime geçiniz. Boşanma Davasında Kadının Hakları Nelerdir?
boşanma davasında kadın nasıl haksız olur