hiçbir zaman dönmezler farzet ki döndü.ne anlamı kalır ki.Camdan bir vazoyu yere at ve kır,Sonra tüm parçaları al tek tek birleştir ve yapıştır.Eskisi gibi olurmu sence. Bence imkansız.Eğer giden gittiyse, gittiği an,bitmiştir herşey.Adımlarımızı ileriye atarız.Niye kimse geriye doğru yürümez
Yemek bloglarında bile. 30 yaşını doldurmuş, evlenmiş, iş-güç sahibi, Türkiye standartlarına göre iyi sayılabilecek miktarda para kazanan, özel sektörün emektarı, yeni yeni ev kadını, hayallerini arayan, kendini unutan ve zamanı n su gibi akıp geçmesine izin veren, abur cubur manyağı ben, blog yazmaya başladım. Vay be.
Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği 15 Temmuz Perşembe akşamı saat 18:00'de Timaş Kitap Kahve'de Merhum Şevket Demirci Beyefendi'yi vefatının 1.sene-i devriyesinde yâd ediyoruz. --. Zat-ı alînizi dostlarınızı ve erkanlarınızı davet ediyoruz. adres:Alayköşkü cad.no:5 cağaloğlu tel: (0212 511 23 23 (0212) 513
O zaman devlet ‘Pezo’luğa devam etsin, Ertuğrul Hasipoğlu bir zamanlar gece kulüplerini kapatalım da askerler bizimi öpsün demişti ya. Yok, kapatmayalım ve mübarek yerlerimiz de öpülmekten kurtulsun derim. Sn. Sucuoğlu, Mevlana herşey, neye layıksa ona dönüşür demişti.Tabi bu insanlar ve devletler için de geçerlidir.
Tatil açıklandığında denildi ki kimse mağdur olmayacak. İnandık, güvendik. Önce tatil 15 günlükdü. Telafiler var denildi. Sorunu telafilerle çözelim. Hiç bir çalışanımızıbu 15 günlük tatilde mağdur etmemek adına maaşları tam ödedik. Tatil 30 Nisana uzatıldı. Teşvik paketlerinde yokuz. Kredi çekin deniliyor.
Bugünlerde kendi zaferlerime tanık oluyorum,sanki başka bir adam var fani bedenimde,ruhum büyük bir değişim içindeSende öyle.. Hergün biraz daha uzaklaşan hayali meridyen çizgilerinde,adımlarını biraz daha hızlı atıyorsun,şimdilerde satmaya çalıştığın hayat sigortalarından sanırım bana da bir tane gerekli,unutma benim hayatıma sen yön verdin..Bittiği yerde ise
ftymBhc. Sayfa1...7891011...14 Sayın Gezenti, Hiç yapmadığımız bir uygulama. İşbaşı eğitim vardı. 3 ay boyunca SSK sı ve maaşı sgk tarafından ödeniyordu. Yanlış bilmiyorsam. Bundan eğitimciler muaf tutuldu. Resmi Gazete de yayınlandı. 3 ay boyunca şayet öğretmen çalıştı ise ve seans yazıldı ise sanki sorun var gibi gibi. Şimdi seans yazılmayacak ise psikolog çalışır mı? Bilemedim. Sanki olmaz gibi. Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir. gezenti yazanBiri beni aydınlatabilir mi? Iskurdan öğretmen ve psikolog çalıştırmak ne demek? Iskurdan Stajyer ne demek? Biz yıllardır personelimizle sözleşme yapar onayını alır çalışırız. Muhasebecimiz kişinin, sgk nin ilgili yasasından faydalanıp faydalanmadigini kontrol eder faydalanıyorsa belli bi süreliğine sgk tesviginden yararlanır. Bunun dışında başka nasıl bir yol izleniyor ki?Öğretmen çalıştırma yöntemini bununla gecistiren bir cok kurum ay dene faydalan sonra çıkart..Doğru mi değil hem de hiç değil ama malesef yapıyorlar... Son Düzenleme 22 Şub 2022 1757 yazan Iyimserim. Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir. scayking yazanSayın Barış aynen dediğiniz gibi bu garabet sistem içerisinde telafi yapmakta çok güç, bu ay 5 öğretmenimiz covit oldu, ailelerden covit olanlar var yani normal dersleri zor yapıyoruz. Telafi yapıyoruz misliyle telafi oluşuyor. Normal şartlarda da telafi yapmak çok zor. Ama her şeye rağmen çok dikkat ediyoruz. Dikkat edip çocuklara tanınan hakkı gasp etmeyen uçana kaçana yazmayan bütün kurumlar maddi ve manevi olarak sıkıntı yaşıyor. Ama baksanıza adamlar çok rahat bir şekilde yazıyorlar ya kameraları denetlenmiyor yada başka şeyler dönüyor. Veli ayrıldığı kurumu arayarak şikayet edeceğini söylemiş. Kurum yetkilileri enteresan tekliflerde bulunmuşlar. Neticede veli hem cimere hem MEB'e şikayet etti. kıymetli hocam şahsım adına ben bu gibi kurumlardaki illegal haramzadelik yapanları yazdığımızda çamur atma gibi algılanıp taşlandık kötülük göle atılan taş misali dalga halinde yayılacağı çok 15 yıl idarede görev aldım bir bilseniz teftişe gelenden tut ram testörü çalışan personele kadar heryerde kokuşmuşluk var en son cimere tam bana yazılan 35 öğrencinin gelmeyen öğrencinin kayıt ve belgeleriyle ispatladım sonuç yok üstelik 1buçuk aylık maaşımın üzerine bir denetleme merci oluşturulacaksa ahbap çavuş ilişkisi değil tıpkı 2008 di sanırım bakanlık teftişi üstelik ozamanlar daha ilsis yeni geldi gelmedi gibi bir sistemin düzenszliği varken birçok kurum ceza şubeden oluşturulmuş birkaç memur yada rehabilitasyon mekanizmasını bilmeyen okul mudurlerinden teftiş ancak ve ancak birbirlerinin cebini doldurmaktan oteye bircoğu engelli maaşı alıyor bir kurumda kurum sahibi ayrılan velilere burdan ayrılırsanız maaşınız kesilecek diyor yanınada iki laf cambazı alıp velinin aklını zihnini bulandırıp ne cimere nede kendi hakkını aramaya budur diyorum yıllardır ''çok bilsen sende bu işi yapardın adam biliyor''sathı ile ona itimat ediyor lütfen sizlerde karşıt düşünceli insanları dinleyin ve onlara ne yapabiliriz birlik ollım deyiniz ki şu kokuşmuş leşler gitsin benim önerim kesinlikle öğretim içeriklerinin denetimi bu çocuk nezamndır geliyor ne yaptın bugune dek ve hangi yöntem tekniz verilerini istesinler bakın bakalım kaliteli nitelikli bir eğitim sunuyormu sunamıyorsa bana ne avizeli aynalı asansörlü kurumdan Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir. Şu kullanıcılar Teşekkür etti scayking Dün bir twet gördüm. Kanalizasyon raporu istenmiş galiba. Doğru ise, çok ilginç geldi bana. İş rehberlik mi gerçekten? Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir. Kurum sahibi arkadaşlar ile konuşuyoruz. Hepimiz birbirimize ne yapacağız diye soruyoruz? Ne yapacağız? Özellikle Mazot taki artışı karşılamak artık imkansıza yaklaştı. İş sadece mazot değil ki! Her girdi de ki artış hızı inanılmaz. Kurumlar olarak şimdi kapatmaya kalksak ciddi borç yükümüz var. Olmuyor. Bir arkadaşımızın söylediği gibi 250 bin fatura kes bunun yaklaşık 50 bini sadece SSK. Vergisi ayrı bir dert. Kiralar, maaşlar... Krediler ile veya mal varlığını satarak idare etmeye çalıştık. Fakat olmuyor. Geçmiş yıllarda yazmıştım. Yavaş yavaş batıyoruz fakat geç farkedeceğiz diye. Bu şartlar altında bu işi yürütmek çok zor. Büyükşehirler için yazıyorum. Mazot artışı özellikle içimizden Son Düzenleme 26 Şub 2022 0920 yazan tartanc. Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir. Şu kullanıcılar Teşekkür etti türkiyem Cok yıkici bir gidişatla karşı karşıyayız...Malesef hem pandemi hem ekonomi hem de savas süreçleri peş peşe gelmesiyle dayanılmaz bir duŕuma ok yaydan çıktı kaçınılmaz sonuçlarla karşı karşıyayız... Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir. Dertleşmekten öteye gidemiyoruz Sn Tartanç, bir derneğin yönetim kurulundasınız diye biliyorum. Dernekler neden sessiz neden bizim daha çok sesimiz çıkıyor. Yasal çerçevede eylem yapma hakkımız yok mu? Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir. Tartanc hocam yazdıklarınıza sonuna kadar katılıyorum ama sadece bir eksiği düzeltmek istiyorum .. özellikle büyükşehirlerde ki kurumlar batıyor anlayışı yanlış inan herkes aynı durumda doğusuyla batısıyla iliyle ilçesiyle arada ciddi farklar yok .. karşılayamıyoruz giderleri … bunun böyle olacağı belliydi zaten zam oranının yetersizliğiyle .. üzerine mazot giderleri ve tim giderlerde ki artışlar artık karşılanamaz bir halde .. dernekleri göreve çağırıp ciddi bir eylem planına geçilmeli … bu ücretlerle yürümez … üzerine yeni kurumlar açılıyor öğrencilerimizi almaya çalışıyorlar … yani kota ekstra zam kesinlikle öncelik olmalı … biran önce bunlar çözülmeli sonrasında yüztanıma görüşülmeli kota ve ciddi iyileştirme sonrası .. Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir. Sayfa1...7891011...14
Sözler bazen çok uzun olur, bazen de kısa ama etkili olur. En güzel kısa sözler, yeni kısa sözler ve en güzel özlü kısa kısa sözlerden oluşan bir yazı hazırladık. Kısa Güzel Etkili Sözler Biz de üzülüyoruz ama profesyonel olduğumuz için belli olmuyor. Melek olsa kıyamet gününde yüzüne bakmayacağım insanlar var. İki gözümün çiçeği, ne bileyim iyiyim diyorsun ama kirpiklerin hep ıslak. Eskilerin çok güzel bir lafı vardır.. “Bir gönüle girmek nasiptir. Orada kalmak ise marifettir. Sana yazdığım satırlardan hiç yorulmadım ama en azından birinden de haberin olsaydı. Eski sen olsan ördüğüm bütün duvarları ellerimle yıkardım. Ama yeni sen buna değmezsin. Sana söyleyecek ağır sözlerim var elbet, ama dudaklarım senin kalbin kadar vicdansız değil. En büyük zenginlik seni anlayan birine sahip olmaktır. Sadece durup bakışın, tüm dünya manzaralarıyla ölesiye yarışır. Gerçek şu ki dostum; kimse için kendinizi tükettiğinize değmiyor. Ne kadar vefa gösterirseniz o kadar hain oluyor insanlar. Sende bir şeyler var. Geçip gidemediğim aklıma takılan bir şeyler. Biz hiç kimseyi yarı yolda bırakmadık, onlar ilk durakta kendileri indiler. Mesafeler diyorum, olmamalılar. Her zaman içinden geleni yap çünkü seni her şekilde yargılayacaklar. Şimdi seninle uyumak, sabah gözlerimi sana açmak vardı. Gidememişsin ama kalamamışsın da. Seni anlatıp duruyorum insanlara. Nasıl da soğudum ama bir zamanlar hayatımdan çıkarmaya korktuğum herkesten. Başkasının acılarını anlamayan kişiler de empati olmaz, empati sahibi olan kişiler asla başkalarının canını yakmaz. Herkes ilk tanıdığımız haliyle güzel. Tahammülünüzün kalmadığı insanı silerken sadece kendinizi düşünürsünüz. Bana öyle bir ders verdin ki, hayal kurarken bile haddimi biliyorum. Her şeyi bilen değil, kadir kıymet bilen insanlar olsun hayatınızda. Şerefinde kalmadı, neyine içiyoruz? 10 tane sahte dostun olacağına, bir tane gerçek dostun olsun. Güvenmek diye bir şey var, sevmekten de öte. Sevdiği kadının üzüldüğünü gördüğünde onunla beraber üzülen adamlar ihaneti bilmez, yarı yolda bırakmaz. Özledim be, bildiğin canım acırcasına özledim. Aradaki mesafe yollarda değildir. Sadece iki kalp arasındadır. Soluklandığım yerle, soluğumun kesildiği yer aynı. Ben o mevzuya kaç kez küllük boşalttığımı hatırlamıyorum. İnsanlar böyledir. Bir yanlışının bin doğrunu götürmesine izin verir ve seni bir daha tanımazlar. Buna nankörlük de diyemezler üstelik. Yanacak canım kalmadı benim. Bаnа yüreğinle gel, bаhаnelerinle değil! Ne büyük çaresizlikmiş sensizlik. Boynuna sarılmam gereken bir konu var. Mutluluğu herkes ile paylaşman mümkün fakat üzüntüyü paylaştığın kişiler özeldir. Uzak kalmanın hüznü içime sığmıyor. Ama bana gelmeyen insana gidemiyorum da. Affetmek en büyük erdemdir, affedin. Geçmişinizi kurtaramasanız da geleceğinizin önünü açmış olursunuz. Severken sizden vazgeçmiş bir insanı, hiçbir şeyle korkutamazsınız. Asıl cehennem yüreğinizde sevginin bittiği yerde başlar. Hepimiz çok sevdik, hangimiz mutlu? Sonra dinle aynı şarkıyı, defalarca. Çaktırmadan bakmak isterken, göz göze gelinen anın tatlılığı. Ne istediğin ile ne yapabileceğin arasındaki farkı ancak kendinden vazgeçtiğinde kapatabilirsin. Yeni Kısa Sözler Birazdan ölürüz belki, her yazdığımı veda say. Konu unutamamak değil ki, böyle olmasını istememek. Çözemediğim düğümleri kesiyorum artık kendini yıpratma dönemi bitti. O başkasını sever de, başkası onu sen gibi sevemez. -Gençler bilebilse, yaşlılar yapabilse. Sen, özlenecek en güzel şeysin. Bir süre sonra değiştiğimi iddia ettiler ama ben sadece kimin ne olduğunu görmeye başlamıştım. Kimse sınanmadığı bir günahın masumu saymamalı kendini. Bana kimse değil, sen lazımsın. Her şey neye layıksa ona dönüşür. Sustuysam, Rabbime bırakmışımdır. Bаğırа bаğırа susmаk neymiş öğrendim. Nasıl sevdiyse öyle kalmalı insan. Değişmek mevsimlere yakışır. Dünyanın en ağır yüküdür, gönlü sende olmayanı ısrarla yüreğinde taşımak. Ölmek sorun değil de hani bir gün mezarıma gelirsin de kalkıp sarılamamak koyar bana. Deliler gibi ağlattığınız insana muhtaç kalırsınız umarım. Onlar sevmeyi, yan yana olmak sanıyor. Belki bir gün özlersin.. Ve gün gelir avuç açarak istediğiniz ne varsa ellerinizin içinde bulursunuz. İnanın. İnanmaktan vazgeçmeyin! Anlamlı yazılar ile gönderilerinizi anlamlandırın. Hayatta çok net bir bilgi vardır kadınlar hakkında. Bir kadının aklındakini yapmasını sadece erteleyebilirsin asla engelleyemezsin. Sıfır beklenti, sonsuz mutluluk. Bazen o kadar kırılırsın ki, özlediğine utanırsın. Hiç kimseye tahammül edememe hastalığına yakalandım.. Unutulmayacak kırgınlıklar biriktirdim. Canımı yaka yaka, boğazımdaki düğümleri yutkundum. Ne güzel şey seni sevmek, ilk gün ki gibi, hâlâ Başladığın cümleyi sonlandıramaz virgüllerle uğraşırsan, noktayı koyan başkası olur! Herkes saf ve iyi doğar, önemli olan hayatın tüm kötülüklerine rağmen, iyi olma mücadelesi sergileyebilmektir. Tek pişmanlığım; yanlış kişiler için yaptığım doğrular. Daha da sevmem artık. Hevesim kaçtı. O kadar yıpratıldılar ki sevmekten korkar hale geldi insanlar. Her zaman kendin ol, seni anlayabilene hediyesin. Şu dünyadaki en büyük jüri el âlemdir. Çok sevmeyin, az da sevmeyin sadece güzel sevin. Neyi seviyorsa onu sevdim.. Böyle mutlusun ama değilsin gibi. Mükemmel değilim biliyorum ama en azından sahte değilim. Boynundaki koku hatrına diyorum, her şey feda edilir. Mutluluğun formülü; “umursamamak.” Boşuna üzülmeyin, o gülüyor çünkü. Adam sevmeyi öğrendi, ama Kadın çoktan gitmişti. Hangi yaşta ölürsek ölelim tamamlanmayan cümlelerimiz olacak. Ferruhzad Seven insan iki eli kanda bile olsa yine gelir, bahaneler üretmez Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı ben o yare doymadım doysun kara topraklar. O soğuk davranır, senin moralin bozulur. Alışıyorsunuz zamanla her şeye ama asla bitmiyor. Hayat beni unutsada, sen unutma. Sevilseydik, sevmekten nefret etmezdik. Bana ait olmayan, herkese aittir. Kafa yormaya gerek yok. Her şey çok güzel giderken çok güzele odaklanıp, her şeyin gittiğini fark edememiştik. [Jack Kerouac] Susmak noktasız bir cümledir. Ancak bizden güzelini bulurlar, güzel sevenini değil. Sevmezsen sevme lan. Ben kendimi severim. Canım kendim. Beraber gülmeyi özlediğim ama affedemediğim insanlar var. Kalbini değerini bilecek olana sakla. Yeniden yаşаmаk istediğim аnlаr vаr. Dostlarını kaybetmek istiyorsan, onlarla para alış verişine gir. Bir dostu kaybetmenin en kısa yolu, onunla ticarettir. Onun gülüşü başka. Canımı öyle yaktı ki, bu şehrin en güzel yangını şüphesiz içimdedir. Ne güzel de yazmıyoruz birbirimize. Dün geçti gitti. Yarın belki var, belki yok. Geriye ne kaldı? , En Güzel Özlü Kısa Kısa Sözler Oyunu kurallarına göre oyna; çalıp çırpmak emeğin hakkına girmek demek. Bazen güldüm, bazen ağladım. Hayatı yaşanır sandım, yanıldım. Yüzüme gülenlere hep inandım. Ben herkesi kendim gibi sandım. Herşey bir gülümsemene bakar. Umut edecek yüzüm de, gücüm de kаlmаdı. Bazen gerçekleri duymak istediğimiz son şeydir. Herkesten önce kendine güvenmeli bir insan. Başkalarına güvenip yola çıkanlar, yarı yolda ışıksız kalırlar. Umut bitti, limanı değil gezegeni verin ateşe. Amma velakin güzel tükendik. Hayatımı mahveden üç şey var duygusallık, farkındayım ve her şeyi fazla düşünmem. Sevmek seninle anlam kazanmıştı. En çok kaçtığın şeye yakalanırsın. Sana iyi gelecek insanların başka bir şehirde olması. Dünyadaki en bilgili insan en alim insan değildir. Önemli olan bilginin hangi amaçlarla ve ne doğrultuda kullanıldığıdır. Ölene kadar sana sarılmak istiyorum hepsi bu. Bütün ömrüne talibim. Namımız dost ellerinde yürür, sevgimiz yarin yüreğinde büyür. Duygularınıza sahip çıkın! Hayatta sahip olabileceğiniz en güzel şey duygularınızla büyüyüp, duygularınızla ölebilmektir. Onun ses tonu; dinlediğim en güzel şаrkı. Bir daha bu kadar özlettirme kendini, ben canımı sokakta bulmadım. Keşke hep yanımda olsan. Anlasana, dargınım ama mahkumum sana. Hayatta en kahpe insan, kendisine yapılan iyiliklere karşılık kötülük eden nankör insanlardır. Sigara içmiyosun, derdin yok sanıyolar. Bazı bekleyişler kavuşmayla bitmedi. Hissettiklerimi hissetseydin beni anlardın. Uzaktan sevmediyseniz birini, hiç sevdim demeyin. Beni topla. çünkü gün geçtikçe zor oluyor. geç kalacaksın. Kadına en çok yakışan, özgüvenidir. Yaşamak, ölmekten daha zor, öyleyse sizin için ölenleri değil, yaşayanları daha çok sevin. Çok tuhaftır; bazı insanlar yağmurun kokusunu ve bilhassa kendisini hissedebiliyorken bazıları sadece ıslanır. O adam benim denizimin en güzel kıyısı. Başka sevgilerde teselli bulma çabanız bir insana sadık kalabilmenin gururunu asla tadamayacaksınız. Herhangi biri değilsin ki, nasıl üzülmeyeyim? Geceler var unutmaya düşman. Şunu unutmayın, fazla fedakarlık fazla vefasızlık getirir. Bazılarının derinliği sularının bulanıklığından kaynaklanır. Aldanmayın! Ve ben artık kimsenin samimiyetine inanmıyorum. Ne kadar az bilirsen, o kadar iyi uyursun..
Pegasus Havayolları Genel Müdürü Mehmet Nane hem Pegasus hem de iş hayatıyla ilgili önemli açıklamalar yaptı. Pegasus Havayolları Genel Müdürü Mehmet Nane hem Pegasus hem de iş hayatıyla ilgili önemli açıklamalar Gazetesi'nin 'İş Konuşuyoruz' köşesinin konuğu olan Nane, Trabzon'daki kazadan dövizdeki artışa ve Pegasus'un uçak siparişlerine kadar pek çok konuda önemli açıklamalarda o röportaj;Pegasus Genel Müdürü Mehmet Nane 'İş konuşuyoruz'un konuğu oldu. Nane üçüncü havalimanının sektöre getireceklerinden, pistten çıkan Trabzon uçağı olayına kadar pek çok açıklamalarda bulundu. Bundan sonraki iş yaşamında daha çok değer katacak projelerde gerçekleştirmek istediğini anlatan Nane ev ve iş hayatı dengesini kurmanın kendisi için zor bir süreç olduğundan ama bunu başardığından bahsetti ve ekledi Kızımın ilk 5 yaşına nasıl geldiğini hatırlamıyorum. Oğlumda bu hatayı yapmamaya CarrefourSA ve Pegasus… Üç farklı disiplin yönettiniz? Bu farklı işleri yönetme arasında nasıl bir fark var?Ortak nokta müşteri. Nihai müşteriyle hitap eden sektörler. Birinde elektronik satıyorduk, birinde gıda idi. Şimdi de koltuk satıyoruz. Farklı disiplinler olarak görülebiliyor ama algoritmik olarak baktığımız zaman müşteriden iyi anlamanız dili bir noktada bir diyebilir o halde?Hangi işi yapıyorsanız yaptığınız hizmet veya ürettiğiniz ürün nihai tüketiciyle gidiyorsa iyi bir ürün üreteceksiniz. Müşterinizi anlayacaksınız istediği şekilde sunacaksınız. Pazarcı da olsanız internette ticaret de yapıyor olsanız müşteriniz sizden alışverişi yapar. Size yönelik talep havalimanı sektöre nasıl bir hava getirecek?Türkiye hava sahası olarak baktığımızda ciddi bir yapıya sahip. İstanbul önemli bir hub. Mevcut alanlar yolcu adetlerini doldurdular. Arayışa itti bizi bu. Üçüncü havalimanının yapılması havacılığın önünü açacak. Türkiye'nin havacılıkta bölgede büyük bir güç haline gelmesine olanak sağlayacak. Mevcuttaki kapasitenin üstünde yolcular gelecek. Ülkemizin önemine ek bir destek getirecek. Çok doğru bir adımdır. Yapmak için geç bile maliyetleri artıyor. Yakıt sizin için önemli bir gider. Bu sizi nasıl etkiliyor?Akaryakıt havacılık şirketindeki en önemli girdi. Bizim en büyük gider kalemimiz. Pegasus özelinde giderimizin 4'te 1 yakıttan dolayı oluşuyor. Buradaki sıkıntı tahmin edilemeyen yakıt fiyatlarından kaynaklanıyor. Bütçe yaparken böyle yapıyoruz. Yukarı doğru gitmesi maliyet yapımızı değiştiriyor. Fiyatlama iç dengeleri bozuyor. Kar beklerken zarara dönmesine hizmetlerde sıkıntıya neden oluyor. Bu seneye bakacak olursak petrolün tonunu 630 dolarlar civarında öngörmüştük. İlk aydan 650 dolarlar geldi. Gider kalemi olarak sapmasına neden oluyor bu şirketlerin kendi içinde giderlerin ön görülemez olmasına neden oluyor…Yatırımların da bir yandan devam ettiğini görüyoruz…100 uçaklık bir teşvik aldık 2012 yılında tarihinde o zaman yapılan en büyük satın alma anlaşmasıydı. Bu amaçla hayata geçirdik. Türkiye uzun vadeli baktığımızda uzun vadeli ivme gösteren bir ülke. Emtia dünyada her zaman değişkenlik gösterir. Orta uzun vadeli yatırımları engellerse bunu kaçırıyorsunuz. Orta uzun vadeli yatırım planları yapmazsınız, işinizi sağlıklı yapmazsınız. Ülkemizin geleceğine inandığımız için bu yatırımları sekteye uğratmıyoruz. Kısa vadeli dalgalanmaları yönetmeye çalışıyoruz.İşin merkezine iyi insan ilişkilerini ön plana koyuyorum' diye bir sözünüz var. Neden önce iyi insan ilişkileri? Mesela zamanında işe gelmeyen birine bakışınız ne olur?Siz işe zamanında gelmeyen birine önyargı ile yaklaşır ona bir empati göstermeden sert bir şekilde eleştirirseniz bu iyi biri ilişkinin başlangıcı olmuyor. Karşılıklı ilişkilerde empati ile yaklaşmak ilişkinin iyi başlamasına neden olur. Sürekli geç gelmeyi adet edinmiş biri değilse değişik nedenlerle huy yapmamışsa bunu onunla konuşup neden geç kaldığını anlamaya çalışırsanız gönlünde taht kurarsınız o personelin. Kaza yapmış olabilir. Çocuğunu götürürken sıkıntı olabilir. Konuyu öğrenmeden ön yargı empatik olmanın tersi oluyor. Empatiyle her zaman 1-0 önde başlarsınız. İnsanlar sizi kandırsın sevgi böceğisiniz bu demek değil. Empati ile başladığınızda iyi niyetle masaya oturmuş oluyorsunuz. Karşı taraf size negatif bir davranış sergilerse buna bir reaksiyonunuz olur. Ben hep iyi niyetle samimiyetle başlarım, bunun zararını biraz daha sabırlı yapmıştır iş hayatında o halde empatiyi öne koymak…Hayattaki acı olayların size bıraktığı bir şey bu. Olaylara karşı sakinlikle bakmaya zorluyor. Ne kadar sakin bakarsanız o kadar objektif oluyorsunuz. Aklınızla olayları irdelerseniz daha objektif kararlar vermenize neden oluyor. Artı değer görünce bu huyunuza yatırım yapıp bu yönünüzü geliştiriyorsunuz. Atalarımız boşuna tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır dememiş. Her zaman bir tercih noktası olduğunda tercih edilen insan yapar ve yönetimden bahsetmişken,Trabzon uçağının pistte yaşadıkları da çok sakin olmanız gereken bir süreçti sanıyorum…Biz krizlere hazırlıklı olmak için tatbikatlar yapıyoruz. Allah bir daha göstermesin böyle bir olay. Ekiplerimiz böyle durumlarda nasıl davranacağımızı bildiğimiz için hızlıca organize gibi işimdeydim. Evimle işim arası 65 kilometre yol da müsaitti 45 dakikada aldım o yolu. Anında haber geldi. 20 den farklı bölümden arkadaşlarımız vardı. Herkes konusuna hakim olduğu için ilgili yerel otoritelerle de temas halinde yönetmeye çalıştık. Hazırlıklı olamaya devam insan hayatında izler vardır. Boğaziçi mezunusunuz, ne demek sizin için Boğaziçi?Mezun olduğum okullar benim hayatımda çok önemli yer tutmuştur. 5 yıl okudum 5 yıl yatılı kaldım Boğaziçi'nde. 5 yılın 3 yılında da yurt amirliği yaptım. Bu bana 18 yaşında İstanbul'da kendi ayaklarımın üstünde durmayı öğretti. Size ders çalış diyen yok. Yemeğinizi yapan anneniz yok. Yatağınızı da siz topluyorsunuz. Dersinize de siz kendiniz çalışmak zorundasınız. Başarı ve başarısızlığı ayıran çizginiz oluyor. Hayat üniversitesini bitiriyorsunuz. Kendinize bunu kanıtlıyorsunuz. Boğaziçi tek başına ayakta durabilmeyi kendi kendime bakabilmeyi öğretti. Bu özgüveni bana verdi. Mezun olduğum lise bana bir bireyin nasıl toplumu değiştirebileceğini öğretti. İnsanın kendini kontrol ederse dünyayı değiştirebilir, bu bilgi birikim yetkinliğini gelecek iş hayatınız için heveslendiren bir şey var mı?Bu sene 30. yılımı tamamladım iş hayatımda bundan sonra değer yaratarak mutlu olmak isterim. 52'inci yaşımı doldurdum. Bu birikimi ülkeme değer yaratacak bir şekilde kullanmak benim için en büyük tatmin unsurlarından biri olacak bundan sonra. Belli birikimleri kullanamıyorsanız sizle beraber yok olup gidiyor. Bir kişiye ek istihdam 4 kişinin hayatına dokunuyorsunuz. Ülkenize farklılık yaratacak bir unsur oluyorsa ülkemize ek bir turist getiriyorsanız. Ülkemize 1000 dolar yabancı para cinsinden para harcamış oluyoruz. Bu bulunduğunuz ortam değer üretmeye milletimize farklı bir bakış açısına yönelik çalışmalar yaparsak fark etmez. Ne yaparsak yapalım değer yaratmak önemli olmak zorunda. Değer yaratacak faaliyetlerime devam etmek kadar yoğun tempoda evle özel hayat dengesini nasıl kuruyorsunuz?Belli noktalarda hayır demeyi bilmeniz lazım. Hafta içinde günah çıkartayım ailemle olamıyorum. Pazar günleri bizim aile bireyleriyle beraber olduğumuz tek gün. Bu gözle baktığımızda Pazar gününü aileme ayırmaya çalışıyorum. Evden dışarı çıkmamaya bu zamanı aile bireylerimle harcamaya, spor müsabakası izlemeye sinema, tiyatro varsa takip ettiğimiz varsa bunu izlemeye çalışıyoruz. İki lokma bir şey yiyoruz. Ailemle bir arada olduğumda kesintisiz bir arada olmaya çalışıyorum. Bu zaman işle özel hayat ayrımı için ilk başlarda çok sıkıntı çektim. Vicdan azabı çektim. Kızımın ilk 5 yaşına nasıl geldiğini hatırlamıyorum. Oğlumda bu hatayı yapmamaya en büyük vicdan azabı kızımın büyüdüğünü hatırlamıyorum benim için bir yaradır. Bunu yönetmeye sevdiğiniz yazarlar, filmler ve müzik desek…Agatha Christie çok severim. Casus filmleri ve biyografi filmleri Bond serileri. Hercul Poirot'u severim. Doğu Ekspresinde Cinayet'i yeni izledim. Şairler Turgut Uyar çok severim. Kendimi anlamaya ve tanıtmada faydalı yelpazem geniş Aşık Mahsuni, Pink Floyd moduma göre müzik dinlerdim. Beni doldurabilecek şeyler dinlerim. Junk'la ilgim yoktur. Çok geniştir yelpazem. Can Mumay / Sözcü
Üyelik tarihi 16 Şubat 2015 Bulunduğu yer şehr-i ankara .. Ruh Hali Merhabalar Kullanıcıları, hemen hemen çoğunuzla tanışıyor ve geçmişe dayalı dostluk hukuku olduğum kişi ve kişilersiniz gıyaben de olsa tanıyor, tanışıyoruz. Uzun bir dönem sanal dünya bağlarım kopuktu real yogunluğumun fazla olması sebebiyle pek buralara uğrayamamış bulunmaktayım. Geçmişte iyi/kötü yaşanmış problem olmuş veya olmamış diyalogları unutup kimseye kırgın/kızgın olmayarak tekrar platform'lara girmiş bulunmaktayım .. Biz IRC dünyası'na yıllarını vermiş kişi/ler kolay vazgeçme gibi veya bırakma gibi bir duruma gelemiyor, bunla birçok örnek vere bilirken, dostların hasbihal için dahi olsa araması ve akabinde bu medya konuları konuşulması sonuçları tekrar mIRC down edip s -m irc.**** yaparak pencere pencere acıp sohbet etmek gereksimi doğuyor ve sonunda oluyor. Sözü fazla uzattım galiba sıkmışta olabilirim Lakin, demek istediğim IRC ,Forum tutkusunu bastırmak kolay değil diyerek tanımayanlara tanıtmak, unutana hatırlatmak ve hatırlayana selam olsun diyerek kendimi tanıtmak isterim .. Adı Soyadı İbrahim TÜRK Yaşadığı Yer şehr-i ankara .. Hobileri Huzurlu yaşam'a dair herşey .. Fobileri ALLAH korkusu .. Net'e Başlayış yılı 1999 IRC'e başlayış yılı 2000 Net üzerindeki İlgi Alanı IRCServices / mIRC-Scripting / Forum .. Aktif Olduğu IRC veya Forum ? Yok .. Konu Redworm tarafından 30 Kasım 2015 Saat 1846 değiştirilmiştir. Üyelik tarihi 22 Şubat 2015 Bulunduğu yer Cevap Selamun aleyküm .. Seçim çalışmalarının yoğunluğu azaldığında Redworm, yeniden sanalda. Aleyküm selam. Hoş geldin. When injustice becomes law, resistance becomes duty. Bir Devrimci Asla Vedalaşmaz Üyelik tarihi 19 Kasım 2015 Bulunduğu yer Çok Uzaklardan... Ruh Hali Cevap Selamun aleyküm .. buranin eskisisin galiba hos geldin Yaprak döker bir yanımız Bir yanımız bahar bahçe Akıllandım Artık Şimdi Daha Deliyim Üyelik tarihi 25 Nisan 2015 Ruh Hali Cevap Selamun aleyküm .. Aramıza hoşgeldiniz To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts. Üyelik tarihi 13 Mayıs 2015 Bulunduğu yer system/ Ruh Hali Cevap Selamun aleyküm .. Cv gibi olmuş hoşgeldin dostum Serinlik her zaman insana sevmesini öğretir Üyelik tarihi 07 Mart 2015 Ruh Hali Cevap Selamun aleyküm .. Ne kadar kapsamlı tanıtım ederiz. Hoşgeldiniz İbrahim iyi forumlar “Dedim ya, Eylüldü. Savruluşu bundandı kimsesizliğimin.” Mavi'nin Olduğu yerde. Güzel günlere olan inanç hiç bitmez. çünkü Mavi Umudun renk bulmuş halidir. Üyelik tarihi 01 Şubat 2015 Bulunduğu yer Mavi'nin içinden. Ruh Hali Cevap Selamun aleyküm .. Hoşgeldiniz Dengeye ulaşmamış tepkimeyim.. Üyelik tarihi 18 Şubat 2015 Ruh Hali Cevap Selamun aleyküm .. Hoşgeldiniz güzel paylaşımlar To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts. Ne düşler görür insan kimbilir. Gece onundur. Üyelik tarihi 14 Nisan 2015 Ruh Hali Cevap Selamun aleyküm .. Geçmişte iyi/kötü yaşanmış problem olmuş veya olmamış diyalogları unutup kimseye kırgın/kızgın olmayarak tekrar platform'lara girmiş bulunmaktayım .. Kimeydi kırgınlığınız Hoşgeldiniz Üyelik tarihi 05 Nisan 2015 Bulunduğu yer Dünya denilen bir Han'dan. Ruh Hali Cevap Selamun aleyküm .. Aleyküm Selam hoşgeldiniz Konuyu 1 kişi okuyor. 0 üye ve 1 ziyaretçi
Bazı şeyler eksik gibi geliyorsa, sanki tam bitirmek üzereyken puzzle’ın bir köşesi açıkta kalıyorsa, “bu defa tamamdır” derken her şeyin eksik olduğunu düşünüyorsan…Sevgi gösterdiklerinden, saygı duyduklarından, emek verdiklerinden karşılık alamadıysan…Belki de bambaşka bir pencereyi açman gerekiyordur. Peki önündeki onlarca pencereden en doğrusu hangisi? Buyrun… Ben olmayan, Biz olamaz. Kendi benliğini tanımayan, anlamayan kişi, karşısındaki tanıyamaz ve anlayamaz. İlişkilerimizdeki sorunlar, kendimizi tanıyamadığımız için kurduğumuz ilişkileri kendimize uygun bir düzlemde kuramadığımızdan dolayı çıkar. Kendini tanımak istiyorsan acılarını niçin yaşadığına git. Acılar kendimizi görmek için bize sunulan aynalardır. Acılara kapılıp gitmek, kendimizden kaçmanın bir yoludur. Acının nedenleri, niçinleri, nasılları arasında saklamış benliğiniz vardır. En çok kendimizden korkar ve kendimizden saklanırız. Hayatta kalmak dürtüsü ile maskelerin ardında bir benlik oluşturur ve onunla güçlü olarak var olduğumuzun sanı ile yaşarız. Sakladığımız öz benlik arkalarda kaldıkça onun varlığını bile unuturuz. Onun gücünü yaşatmadığımız içinde gücünün farkında değilizdir. Bizi korkutan güçsüz korunmasız kalma duygusudur. Eksiklerimizi görmek, bizi korkutur. Eksik olmadığımızın, tam ve bütün olduğunuzun farkına vardığımızda ben olmaya gitme yolu kolaylaşır. En çok kendimize yalan söyleriz. Kendimizi kandırırız. Gerçekler acı ve kabul edemeyeceğimiz şekilde olduğunda kendimizi en çok kandırdığımız noktadayızdır. Kabul edebileceğimiz bir gerçeklilik yaratır onun içine saklanırız. Bunun konforlu alanının bir gün ortadan kalkacağını düşünmeden kendi yalanınızda yaşarsınız. En acı yalanlar bunlardır, bedellerini yine kendimizi kandıran biz öderiz. Bunu fark eder dönüştüre bilirsek gerçeklerin içinde kendi varlığımızı kabul eder daha huzurlu yaşarız. En çok kendimize kızarız. Kendimizi affedemeyiz. Yaşadıklarımızdan kendimizi suçladığımızda başkalarını affedebildiğimiz halde kendimizi affedemeyiz. Suçluluk duygusu içimizi sardığında bundan kurtulmak hiçte kolay değildir. Kendimize suçun bedelini ödetmek üzere yaşamsal sahneler kurar ve sonra kendimize bunu hak ettin diyebiliriz. Bu duygudan kurtulduğumuzda kuşlar kadar özgür hissederiz. En çok kendimizi cezalandırırız. Kendimizi en acımasız cezayı veririz. Kendi içimizde kendi benliğimize ve yaptıklarımıza öyle öfkeleniriz ki. Kendimize cezalar keseriz. Haddimizi aşar, mutluluğu hak etmediğimizi düşünür, tam mutlu olacakken kendimiz sabote ederiz. Kendinizi nerede suçlu hissediyorsanız, o noktanın farkındalığı daha kolaylaştıracaktır yaşamınızı. Öz benin gücü Yaratandan beslenir. Zihinse maskelerle güçlendiğini zanneder. Öz benlik bebeklikten başlayarak hayattan algıladıklarınla kendini çıplak hisseder ve korunma arzusu ile maskeler giyinmeye ve çevrenin kabul edeceği kişiliğe doğru yolculuğa çıkar. Öz benliği çocukluk bilinci ile sarmalar saklar. Ebeveynin onu kabul ettiği ve çevrenin beğendiği kişilik ile bütünleşir ve kendini öyle kabul eder. Ta ki yaş ilerleyip aslında yaşadığı hayattan memnun olmadığının farkına varana kadar. O noktada hangi maskelerle nasıl ve kimsiniz? Sorusu ile baş başa kalırsınız. Yanınızdayız. *Her şey, neye layıksa ona dönüşür. Yaşadıklarımız hak ettiklerimizdir. Hak etmediğimizi düşünmek sadece kendimizi tanımadığımız, yaptıklarımızı fark etmediğimizdendir. Farkındalıkla yaşamak, hak ettiklerimizi güzelleştirebilir. Bir önyargıyı ortadan kaldırmak atomu parçalamaktan daha güçtür. – Albert Einstein Öğrenilmiş çaresizlikler, ön yargıyı oluşturabilir ve bunun sınırlarını aşmak hiç kolay değildir. Genellikle ailenin yerleştirdiği ön yargılar, zamana, mekâna, duruma uymasa bile aileye aidiyet duygusuyla bunu bırakamayız. Hayatımıza acı ve başarısızlıklar getirse de ait olduğumuz parçaya ihanet gibi gelir. İnançlarla karışır, ön yargı inanç olur ve yaşam akışımızı kendimiz olma yolundan çıkaran bir bent olur. Bu bentti aşmak yaşamakta kendimiz olarak akmakla eş değerdir.
herşey neye layıksa ona dönüşür ne demek